Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11701 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14514 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Sanık ... ... müdafiinin temyiz dilekçesinde, hakim havalesi süresinden sonra ise de, Uyap kayıtlarının incelenmesinde; temyiz dilekçesinin 30.10.2013 tarihinde elektronik imza ile imzalanıp ertesi gün olan 31.10.2013 tarihi itibariyle UYAP tan havale edildiğinin anlaşılması karşısında sanık ... ... müdafiinin temyiz talebinin süresinde ve geçerli olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;I) Üst Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz istemi hakkında yapılan incelemede;Hükmü 1412 sayılı CMUK'un 310. maddesinde öngörülen bir aylık süre geçtikten sonra temyiz eden üst Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin 5320 Sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 Sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,II) Sanık ... ... ve suça sürüklenen çocuk ... ... hakkında hırsızlık suçu ile sanık ... ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçların sanık ve suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Suç tarihinde, güneşin ... ili ... ilçesinde saat 06:43'de doğduğu, sanık ... yargılama aşamasında suçu olay sabahı saat 06:00-06:30'da gerçekleştirdiklerini belirtmesi dikkate alınarak, hırsızlık eyleminin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesince artırım yapılıp yazılı şekilde hüküm kurularak sanık ve suça sürüklenen çocuk hakkında fazla ceza tayin edilmiş olması,2-Sanık ... hakkında ... Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. f ıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... müdafii ile suça sürüklenen çocuk ... ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkralarından TCK'nın 143. maddesine ilişkin bölümlerin çıkartılması suretiyle; sanık ... ... hakkında TCK'nın 142/1-b, 62, 53. maddeleri uyarınca sonuç olarak 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılması; suça sürüklenen çocuk ... ... hakkında TCK'nın 142/1-b, 31/3, 62. maddeleri uyarınca sonuç olarak 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına tümcelerinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Düzelterek Onama hükmünün CMUK 325. maddesi uyarınca, hükmü temyiz etmeyen sanıklar ... ... ile ... ...'a sirayetine,III) Sanık ... ... ve suça sürüklenen çocuk ... ... hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçu ile suça sürüklenen çocuk ... ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçların sanık ve suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1- Suç tarihinde, güneşin ... ili ... ilçesinde saat 06:43'de doğduğu, sanık ... yargılama aşamasında suçu olay sabahı saat 06:00-06:30'da gerçekleştirdiklerini belirtmesi dikkate alınarak, konut dokunulmazlığını bozma eyleminin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken 5237 sayılı TCK'nın 116/1-4. maddesince temel cezanın belirlenmesi suretiyle sanık ve suça sürüklenen çocuk hakkında fazla ceza tayin edilmiş olması,2- Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan ve fiili işlediği tarihte 18 yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk ... hakkında, mala zarar verme suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezasının, TCK’nın 50. maddesinin 3. fıkrası gereğince, aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,3- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mala zarar verme suçundan 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesine aykırı olarak aynı yasanın 61. maddesinin 31/3. maddesinden önce uygulanması,4 - Sanık ... hakkında ... Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... müdafii ile suça sürüklenen çocuk ... ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, Bozma hükmünün CMUK 325. maddesi uyarınca, hükmü temyiz etmeyen sanıklar ... ... ile ... ...'a sirayetine, 22.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.