Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1087 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 3303 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Karşılıksız yararlanma ve mühür bozmaHÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığınaMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:1- Sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre katılan vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,2- Sanık hakkında mühür bozma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;a- Sanık hakkında elektrik enerjisi hırsızlığı ve mühür bozma suçlarından dava açıldığı, 5237 sayılı TCK'nın 203. maddesinde düzenlenen mühür bozma suçunun “mührün koruduğu hukuki değere karşı ve mührün konuluş amacına aykırı hareket edilmesiyle” işlenen bir suç olduğu, aynı Kanun'un 142/1-f maddesinde düzenlenen elektrik enerjisi hırsızlığı suçundan bağımsız olarak düzenlendiği ve 02.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun ile 5237 sayılı TCK'nın 142/1-f maddesinde yer alan elektrik enerjisi hırsızlığı suçu ile ilgili düzenleme yapıldığı ve mühür bozma suçu ile ilgili bir düzenleme yapılmadığından her iki suçtan ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden sanığın eyleminin bir bütün olarak karşılıksız yararlanma suçunu oluşturduğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi,b- ...'nun, ... de benimsenen 08.03.2016 gün ve 2015/1121E – 2016/111 sayılı kararı dikkate alınarak, mühürleme işlemlerinin; ... Elektrik Dağıtım Şirketinin özelleştirme sürecinin tamamlandığı 30.12.2010 tarihinden sonra yapılması nedeniyle, sanık hakkında beraat kararı verilmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından mühür bozma suçu yönünden ceza verilmesine yer olmadığına dair hüküm kaldırılarak yerine “sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olmaması nedeniyle 5271 sayılı CMK'nın 223/2(e) maddesi gereğince BERAAT'ine’’ cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.