Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10224 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9488 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozmak, mala zarar vermekHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Her ne kadar konut dokunulmazlığını ihlal suçu nedeniyle hatalı olarak müştekinin zararının giderilmemesi gerekçe gösterilip sanık ... hakkında bu suçtan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de; CMK’nın 231. maddesinde yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için gerekli koşullardan birinin de mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği konusunda kanaate varılması olduğu, sanık hakkında hüküm kısmında 5237 sayılı TCK'nın 51. maddesinde yer alan erteleme hükümleri değerlendirilirken bir daha suç işlemekten çekineceğine dair kanaat oluşmadığının ayrıntılı şekilde açıklandığı anlaşılmakla; CMK'nın 231. maddesinin uygulanmamasına ilişkin uygulama sonuç itibariyle doğru olduğundan bozma nedeni yapılmamış; hırsızlık eyleminin ardından, mağdurun oturduğu sitenin yanındaki başka bir sitenin duvarından atlarken devriye görevini yerine getiren polis memurlarını görerek, üzerinde bulunan altın yüzüğü yere atıp kaçmaya başlayan sanığın kovalama neticesinde yakalandığında, üzerinde bulunan hırsızlık konusu 160,00 TL'nin de ele geçirildiği; bu esnada, mağdura ait daireden hırsızlık yapıldığı şeklindeki anons üzerine hırsızlık suçunun sanık tarafından gerçekleştirildiğinin tespit edildiği; bu şekilde meydana gelen somut olayda, sanığın pişmanlığından ve rızai bir iadeden bahsedilemeyeceği, dolayısıyla 5237 sayılı TCK'nın 168/1-4. maddesinde yazılı koşulların oluşmadığı anlaşılmakla, tebliğnamede bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;Sanıktan tahsiline karar verilen toplam 5,00 TL yargılama giderinin inceleme tarihi itibariyle 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan (20 TL'den) daha az olması nedeniyle 5271 sayılı CMK'nın 342/4. maddesi gereğince Devlet hazinesine yüklenilmesi gerektiğinin gözetilmemesi;Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerinin tahsiline ilişkin bölüm tümden çıkarılarak yerine, “ yargılama gideri olarak yapılan toplam 5,00 TL'nin inceleme tarihi itibariyle 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan (20 TL'den) daha az olması nedeniyle 5271 sayılı CMK'nın 342/4.maddesi gereğince Devlet hazinesine yüklenilmesine'' cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.