Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 967 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 17916 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı ile arasında 1.6.2001 tarihinde teslim edilmek üzere daire satım sözleşmesi imzalandığını, kendisinin tüm edimleri yerine getirdiği halde inşaatın tamamlanmadığını, dairenin satış bedeli olan 60.000,00 TL'nin takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 24.720,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsammda tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. 2012/17916-2013/967Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, davalının binayı yapan müteahhit olduğuda gözönüne alınarak, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı, 4077 sayılı Yasanın 23.maddesinde bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmesi ve ayrı bir Tüketici Mahkemesi mevcut değil ise Tüketici Mahkemesi sıfatıyla davanın görülmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenle davalının temyiz itirazlannm incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 22.1.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.