MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, 9.02.2010 tarihinde Vestel marka bulaşık makinesinin çalışması esnasında çıkan yangından dolayı mutfak eşyaların birçoğunun ve diğer odalardaki birçok eşyanın kullanılamaz hale geldiğini, itfaiye yetkililerinin düzenlendiği rapora göre bulaşık makinesindeki teknik bir arızadan dolayı yangının çıktığını, olay sebebi ile ilaç tedavisi görmeye başladığını, evde yalnız kalamadığını, panik atak hastalığına yakalandığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL maddi 500.000,00 TL manevi zararın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş, 28.6.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile davasını ıslah ederek 13.950,00 TL'nin tahsilini istemiştir.Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 13.950,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu miktarın 1.000,00 TL lik kısmı için dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazla istemin reddine karar verilmiş; hüküm davalılarca temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.2-Dava, ayıplı mal nedenei ile çıkan yangından dolayıoluşan maddi ve manevi tazminat talebinini istemine ilişkin olup, mahkemece manevi tazminat yönünden istemin kısmen kabulüne, toplam 20.000.TL’ nin davalılardan tahsiline karar verilmiş ise de, 22.6.1966 tarihli 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, manevi tazminat tutarını etkileyen özel hal ve şartlar belirtilmiş olup, hakim manevi tazminat miktarını belirlerken Türk Medeni Kanunu' nun 4. maddesi gereğince hak ve nesafet ilkeleriyle bağlı kalmalı, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını, kusurlu eylemin mağdurda uyandırdığı elem ve ızdırabın derecesini, olayın vehametini, davalıların kusurunu, istek sahibinin toplumdaki yerini, kişiliğini, hassasiyet derecesini gözetmelidir. Takdir edilecek manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalı, ne var ki mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanması amaç edinilmediğinden zenginleşme aracı da olmamalıdır. Dava konusu olayın gelişimi ve yukarıda belirtilen ilkeler gözetildiğinde, mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğunun kabulü gerekir. O halde yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda takdir edilecek daha makul bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.