Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 8754 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8220 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Kırıkkale 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)TARİHİ : 15/01/2014NUMARASI : 2013/736-2014/41Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı; davalı banka ile Konut Destek Kredisi Sözleşmesi imzaladığını, kendisinden dosya masrafı ve yapılandırma bedeli adı altında 4.806,30 TL kesinti yapıldığını ve iadesi için Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvurarak alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı; davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulüne, toplam 2.938,45 TL üzerinden takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Bilirkişi raporunda 08.09.2010 tarihinde davalı banka tarafından 1.867,75 TL masraf iadesi yapıldığı belirtilmiş ve mahkemece bu miktar davacının yatırmış olduğu toplam miktardan mahsup edilerek hüküm kurulmuş bulunmaktadır. Oysa ki, dosya içinde bulunan hesap hareketleri incelendiğinde 1.867,75 TL'nin 08.09.2009 tarihinde önce alacak olarak daha sonra yine aynı tarihte borç olarak kaydedildiği görülmektedir. Nitekim davacı vekili bu hususu bilirkişi raporuna itirazında belirttiği gibi temyiz dilekçesinde de ileri sürmüştür. Mahkemece, bu husus üzerinde durulmamış, 1867.75 TL.nin davacıya iade edilip edilmediği incelenmemiştir. Bu itibarla mahkmece, söz konusu miktarın davacıya iade edilip edilmediği hususunda bilirkişiden gerekçeli ek rapor alınmalı, 1867,75 TL.nin davacıya iade edildiğinin saptanması halinde şimdiki gibi, iade edilmediği belirlenir ise bu miktarında davalıdan tahsiline karar verilmek suretiyle hüküm tesisi gerekir. Mahkemenin değinilen bu yönü gözardı ederek, yazılı şerkilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte gösterilen nedenle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, 25.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.