MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılar vekili avukat ... ile davacı vekili avukat ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalılara vekaleten Elmalı Asliye Hukuk Mahkemesine ait 2003/134 esas ve 2011/282 karar sayılı tapu iptal ve tescil davasını takip edip, sonuçlandırdığını, vekalet ücretinin ise ödenmediğini, taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi yapılmadığından ücretin Avukatlık Kanunu'nun 164/4. maddesi gereğince belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, dava konusu taşınmazların söz konusu davada 6.05.2008 tarihinde yapılan keşif sırasında belirlenen değerlerinin yüzde yirmisi üzerinden olmak üzere şimdilik 24.000, 00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece "1136 sayılı Avukatlık Yasasının 164. maddesinin 4.fıkrası gereğince her ne kadar ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değeri üzerinden hesaplama yapılması gerekse de davacının talebi ile bağlı kalınarak ilam tarihinden önce 06/05/2008 tarihinde yapılan keşifteki 303 parsel için 57.600, 00 TL ve 196 parsel için 63.000, 00 TL olarak belirlenen taşınmaz değerlerinin yüzde yirmisi üzerinden hesaplanan 24.000, 00 TL'nin avukatlık ücreti olarak ödenmesi gerektiği" belirtilerek, davanın kabulüne, 24.000, 00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki beterin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.2-Dava, davacı avukat tarafından açılan vekalet ücreti alacağının tahsili istemine ilişkin olup, davacının, davalılara vekaleten Elmalı Asliye Hukuk Mahkemesine ait 2003/134 esas ve 2011/282 karar sayılı davayı takip ettiği, mahkemece verilen "davanın reddine" ilişkin kararın 27.12.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu, 2.5.2001 tarihinde 4467 sayılı Yasa, 13.1.2004 tarihinde de 5043 sayılı Yasa ile değişikliğe uğramıştır. 13.1.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5043 sayılı Yasanın 7. maddesi ile 1136 sayılı Avukatlık Kanununa eklenen "Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, kesin olarak hükme bağlanmamış bütün ihtilaflarda bu kanunun değişik hükümleri uygulanır" hükmünü içeren geçici 21. madde, Anayasa Mahkemesince 8.2.2008 tarihinde iptal edildiğinden, avukatlık ücretinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, sözleşmelerin kurulduğu tarihte yürürlükte olan Avukatlık Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği kabul edilmelidir. Dava konusu olayda taraflar arasında yazılı bir avukatlık ücret sözleşmesi bulunmadığına göre, az yukarda açıklanan nedenlerle avukata ödenmesi gereken vekalet ücretinin tespitinde, sözleşme ilişkisinin kurulduğu, avukatlık hizmetinin verildiği tapu iptal tescil davasına ilişkin dava tarihi olan 30.5.2003 tarihi itibariyle yürürlükte olan 1136 sayılı Yasanın, 2.5.2001 tarihinde 4667 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten sonraki, ancak 13.1.2004 tarihinde 5043 sayılı yasa ile yapılan değişiklikten önceki hükümlerinin esas alınması gereklidir. Anılan yasanın 4467 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten sonraki 164. maddesinin 4. fıkrasında "Avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu hallerde değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde avukatlık asgari ücret tarifesi uygulanır. Değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde ise asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın sonucuna ve avukatın emeğine göre değişmek üzere ücret anlaşmazlığı tarihindeki dava değerinin yüzde beşi ile yüzde on beşi arasındaki bir miktar, avukatlık ücreti olarak belirlenir." Hükmü bulunmakta olup, vekalet görevinin ifa edildiği dava konusu, değeri para ile ölçülebilen işlerden olduğundan, mahkemece dava değerinin yüzde beşi ile onbeşi arasında takdir edilecek vekalet ücretinin ödetilmesine karar verilmesi gerekirken, Avukatlık Kanununun 13.1.2004 tarihinde 5043 sayılı yasa ile yapılan değişiklikten sonraki 164/4 maddesinde öngörülen müddeabihin %10'u ile %20'si arasındaki oranlarına göre vekalet ücretinin belirlenmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.3-Mahkemece vekalet ücreti talep edilen davada taşınmazların keşfen belirlenen değerleri üzerinden Avukatlık Kanunu'nun 164. Maddesine göre ücret takdir edilmişse de, söz konusu tapu iptal tescil davasında, harca esas dava değeri TL olarak gösterilmiş olup, peşin harç da bu miktar üzerinden yatırılmıştır. Her ne kadar, 6.5.2008 tarihinde yapılan keşifte 303 parsel sayılı taşınmazın 57.600, 00 TL, 196 parsel sayılı taşınmazın da 63.000, 00 TL değerinde olduğu belirlenmişse de, taşınmazların keşfen belirlenen bu değerleri üzerinden harç tamamlatılmadığından, vekalet ücretinin, harcın yatırıldığı dava değeri üzerinden tespit ve tahsiline karar verilmesi gerekirken, mahkemece açıklanan husus göz ardı edilerek, taşınmazların keşif sırasında belirlenen değerleri zerinden vekalet ücreti takdir edilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.SONUÇ :1. bent gereğince davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. ve 3. bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, peşin alınan 332,70 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 3.3.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.