Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6120 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 28635 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı ... ile Profesyonel Futbolcu sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre; 2013-2014 sezonu için, 147.060 Euro garanti ücret ve 19.248,86 Euro maç başı ücreti olmak üzere toplam 166.308,86 Euro alacağı bulunduğunu ileri sürerek;Şimdilik 43.772,88 Euro faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen 2014/307 esas sayılı davada ise asıl dava tarihinden sonra muaccel hale gelen 9.860 Euro garanti ücret, 4.958 Euro maç başı ücreti olmak üzere toplam 14.818,04 Euro alacağın faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen 2014/383 esas sayılı dava ile 4.958 Euro alacağın faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davacı tarafından talep edilen miktarların yüksek olduğunu, davacının alacağına mahsuben 194.833,42 TL ödeme yaptığını, bu ödemenin alacaktan mahsubu gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile asıl ve birleşen davalar yönünden, 62.085,82 Euro asıl 183,45 Euro faiz alacağının davalıdan tahsiline, asıl alacağa dava tarihinden itibaren TCMBtarafından bildirilen bankalarca Euro üzerinden açılan döviz tevdiat hesaplarına uygulanan en yüksek faizin uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-HUMK’nun 388 ve devamı maddeleri gereğince bir davada istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olup, davaların birleştirilmesi durumunda da, asıl ve birleşen davaların birbirinden bağımsız, müstakil davalar olması nedeniyle, hüküm kısmında her bir dava hakkında o davaya ilişkin vekalet ücretleri ve mahkeme masraflarıyla birlikte ayrı ayrı hüküm kurulması zorunludur. Somut olayda mahkemece asıl ve birleşen davalar yönünden HUMK’nun 388 ve devamı maddelerinde belirtildiği şekilde ayrı ayrı hüküm kurulmamış olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde davacıya, 6.290,33 TL harcın istek halinde davalıya iadesine, 29/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.