MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARAR Davacı, dava dışı eşine ait meskene su abonesi olabilmek için davalı su idaresine müracaat ettiğini,ancak davalının kendisinden abonelik tesisi için kanal katılım ve şebeke hisse bedeli istendiğini, oysa ki dairenin iskan ruhsatının bulunduğu gibi davalının iskandan sonra bu yönde herhangi bir hizmette vermediğini,bu nedenle kendisinden kanal katılım ve şebeke hisse bedeli istenemeyeceğini ileri sürerek kanal katılım ve şebeke hisse bedeli olarak talep edilen miktardan dolayı borçlu olmadığının tespitini, aksinin kabulü halinde ise ödemesi gereken miktarın belirlenmesini istemiştir.Davalı, davacının abone olmak istemesi nedeniyle kanal katılım ve şebeke hisse bedelinden sorumlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, kanal katılım ve şebeke hisse bedelinin yükümlüsünün,bu yatırım hizmetlerinden yararlanan taşınmazın ilk malikinin olduğu, dava konusu taşınmazın malikinin dava dışı olan ... olduğu, davacının,bu nedenle taraf sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, eldeki davada koşulların oluşmaması nedeniyle kendisinden kanal katılım ve şebeke bedeli alınmaksızın abonelik tesis edilmesi gerektiğini ileri sürmüş,davalı ise,davacının bu bedeli ödemesi gerektiğini savunmuş, mahkemece, malik olmayan davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle dava,husumet yokluğu nedeniyle reddedilmiştir. Davada çözümlenmesi gereken öncelikli sorun, malik olmayan ve ancak abone olmak isteyen davacının eldeki davayı açmaya yetkili olup olmadığı hususudur.2012/15765 2013/6022464 Sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 87-88. maddelerine göre "Belediyelerce ve belediyelere bağlı müesseselerce, kanalizasyon ve su tesisi yapılması halinde, bunlardan faydalanan gayrimenkullerin sahiplerinden, kanalizasyon harcamalarına katılma payı alınır.ASKİ Tarifeler Yönetmeliğinin 5.maddesine göre;... ile bir hizmet sözleşmesi yapan gerçek veya tüzel kişilere abone adı verilir.Hemen belirtmek gerekir ki, davalı taraf,davacının malik olmadığı için eldeki davayı açamayacağına dair bir savunmada bulunmadığı gibi dosya içinde bulunan belgelerden, davacının istenen bedeli ödemesi halinde davalıca abonelik tesisine izin verileceği de anlaşılmaktadır. Az yukarıda belirtilen yasa ve yönetmelik hükümleri bir arada değerlendirildiğinde, abonelik tesisi için abone olmak isteyen kişinin mutlaka malik olma koşulunun bulunmadığı görülmektedir.Öte yandan abone olmak isteyen kişinin de mutlak surette kiracı olma koşulu da yoktur.Abonelik talebinde bulunan şahıs yasal olarak kanal katılım ve şebeke hisse bedelini ödemek zorunluğunda olur ve bu bedeli de davalı idareye öderse bedeli ödeyen şahsın,taşınmaz malikine müracaat ederek ödediği bedeli ondan istemesine engel bir durum da bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla taşınmaz maliki ile abone olmak isteyen şahıs arasındaki ilişki kendi aralarındaki bir ilişki olup, davalı idare yönünden bağlayıcı bir durum da yoktur.Hal böyle olunca, eşiyle birlikte aynı evde oturan ve abone olmak isteyen davacının kendisinden istenen kanal katılım ve şebeke hisse bedeli yönünden eldeki davayı açmada hukuki yararının bulunduğu ve bu bağlamda davacının aktif dava ehliyetinin de olduğunun kabulü zorunludur. Bu itibarla, mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.