MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kablüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalılardan ... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, maliki olduğu 5 nolu bağımsız bölümü 82.500-TL bedelle davalılardan ...'na sattığını ve tapuda devrettiğini, davalıların satış bedelinin 63.600-TL’sini kendisinin vergi dairesine, Belediyeye vs. olan borçlarını kapatarak ödediklerini, bakiye satış bedelinin ödenmediğini, taraflar arasında yapılan sözleşmeler gereğince her iki davalının da borçtan sorumlu olduğunu ileri sürerek 18.900-TL’nin satım tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiştir. Davalılar, davalı ...’nin taraf sıfatının bulunmadığını, tapu kaydının davalı ...’a devredildiğini, taşınmazın resmi senette yazılı olan 30.000-TL’ye satın alındığını ve bu bedelin davacıya ödendiğini, aksinin yazılı delillerle kanıtlanması gerektiğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece,davanın kısmen kabulüne, 18.900-TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ...'ndan alınarak davacıya ödenmesine, davalı ... yönünden açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ...'nun tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili istemine ilişkindir.Davacıya ait 5 nolu bağımsız bölüm 30.11.2010 tarihli resmi senet ile davalılardan ...'na satılmıştır. Mahkemece, 30.11.2010 tarihli anlaşma metni başlıklı yazılı belgeye göre taşınmazı satın alan kişinin ... olduğu, ...nun bu işleme sadece şahitlik ettiği gerekçesiyle davalı ... hakkında açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.Tüm dosya kapsamından dava konusu bağımsız bölümün bila tarihli harici sözleşme ile davalı ... tarafından davacıdan satın alındığı ancak tapunun davalı ...'nin babası olan diğer davalı ... adına devredildiği, bu nedenle 30.11.2010 tarihli anlaşma başlıklı harici sözleşmenin davacı ile satın alan sıfatıyla ... tarafından imzalandığı ve davalı ...'nun sözleşmede tanık olarak yer aldığı, davalı ...'nin 10.09.2013 tarihli celsede, dava konusu dairenin satın alınması konusunda davacı ile anlaştıklarını, satış bedelini de ödediğini beyan ettiği böylece sözleşmenin tarafı olduğunu kabullendiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, davalı ...'nin de bakiye satış bedelinden sorumlu tutulması gerekirken yanlış değerlendirme ile davanın husumetten reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 688,50 TL kalan harcın davalı ...'ndan alınmasına, peşin alınan 25,20 TL harcın istek halinde davalıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.2.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.