Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5519 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 33047 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı Belediye, açılan ihaleler sonucunda, davalı işverenlerle hizmet sözleşmeleri yapıldığını, davalı şirketlerin çalıştırmış oldukları işçilerden ...’in kıdem, ihbar tazminatı ve benzeri işçilik alacakları nedeniyle, iş mahkemesinde açmış olduğu davanın Belediye aleyhine sonuçlandığını, başlatılan icra takibi üzerine ödeme yapmak zorunda kaldıklarını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, dava dışı işçiye ödenen 23.081,93 TL’nin yasal faiziyle birlikte davalılardan sorumlulukları oranında rücuen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davalılardan ... hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın ise kısmen kabulüne, her bir davalı yönünden ilamda yazılı miktarların tahsiline karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.1-Dava, asıl işveren davacı Belediyenin, davalı şirketler tarafından çalıştırılan işçinin açmış olduğu dava sonrasında ödemek zorunda kaldığı miktarın rücuen tahsili istemine ilişkindir. Dava konusu işçilik alacaklarının dayanağı olan hizmet sözleşmesi, davacı Belediye ile davalılardan ... arasında 26.5.2005 tarihinde imzalanmış, ... de aynı tarihte yüklenici-alt yüklenici sözleşmesi ile işlerin yapımını diğer davalı ...ne devretmiştir. Sözleşme konusu işin yapımı, devir sözleşmesi gereğince davalı ...… Limited Şirketi tarafından yerine getirildiği gibi, işçiler de 28.5.2005 tarihinden itibaren ... şirketinde çalışmışlardır. Sigortada ise, ... ve ... Limited Şirketleri birlikte işveren olarak gösterilmiştir. Her ne kadar adı geçen şirketler arasındaki 26.5.2005 tarihli yüklenici-alt yüklenici sözleşmesinde alt yüklenicinin, sözleşme gereği yaptığı tüm iş ve işlerden dolayı işçi hak ve alacakları ile üçüncü şahıslara karşı oluşabilecek olumsuzluklar ve ödemelerden sorumu olacağı belirtilmişse de söz konusu bu kararlaştırma, ... ve ...… Limited Şirketleri arasındaki iç ilişkide geçerlidir. Davalı ... …. Limited Şirketinin, asıl işveren davacı Belediyeye karşı sözleşmeden doğan sorumlulukları ise devam etmektedir. Yine davacı Belediye tarafından ... Limited Şirketine hitaben yazılan 26.5.2005 tarihli yazıda, “... … Limited Şirketinin alt yüklenici olarak çalıştırılmasında herhangi bir sakınca bulunmadığı bildirilmiş” ise de, yazı içeriğinde açıkça belirtilmediğinden söz konusu bu bildirim, ...nde çalışan işçilerin tüm yasal hakları ile birlikte ...… Limited Şirketi tarafından devir alınmasına onay verildiği anlamında da değildir. Başka bir ifade ile işçilik hak ve alacaklarının devri konusunda açık bir onay bulunmadığından, olayda borcun nakli söz konusu değildir. O halde dava konusu rücu alacağı nedeniyle bilirkişi raporunda dava dışı işçinin, davalılardan ...… Limited Şirketinden çalışması olduğu belirtilen 28.5.2005-15.7.2005 dönemi için hesaplanan miktardan ... ve ...… Limited Şirketlerinin müteselsilen sorumlu tutulmaları gerekirken, açıklanan hususlar göz ardı edilerek davalılardan ... hakkındaki davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.SONUÇ: Yukarıda (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no’lu bent gereğince temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 2,50 TL kalan harcın davacıya iadesine, 24.2.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.