Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5349 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24976 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Bursa 6. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/03/2013NUMARASI : 2012/323-2013/110Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı kulüp ile imzalanan 01/02/2011 tarihli protokolde futbolcu M..D...'in 900.000,00-TL bedel karşılığında davalıya transfer edileceğinin düzenlendiğini, transfer bedelinin vade tarihi 15/05/2011 olan üç adet senet ile ödeneceğinin kararlaştırıldığını ancak davalı tarafın söz konusu senetleri süresinde ödemediğini ileri sürerek protokolün 4. maddesi gereğince 200.000 USD cezai şart alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kabulü ile 200.000 USD cezai şart alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.2-Dava, taraflar arasında imzalanan 01/02/2011 tarihli sözleşme gereğince davalı tarafından ödenmesi gereken transfer ücretinin süresinde ödenmemesi nedeniyle sözleşmenin 4. maddesinde düzenlenen cezai şart tazminatının tahsili istemine ilişkindir.Taraflar cezai şartın miktarını tayin etmekte serbest iseler de, Borçlar Kanununun 161/son maddesi hükmüne göre, hakim fahiş gördüğü cezaları resen tenkis etmekle yükümlüdür. Dava konusu olayda da taraflar tacir olmadıklarından, mahkemece cezai şart miktarının fahiş olup olmadığının, tenkisinin gerekip gerekmediğinin tartışılması gerekirken, bu yönde bir inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır. Ceza koşulunun fahiş olup olmadığı, tarafların iktisadi durumu, özel olarak borçlunun ödeme kabiliyeti ile beraber, borçlunun borcunu yerine getirmemiş olması nedeniyle sağladığı menfaat, borçlunun kusur derecesi ve borca aykırı davranışın ağırlığı ölçü alınarak tayin edilmeli ve hüküm altına alınan ceza miktarı, hak, adalet ve nesafet kurallarına uygun olarak tespit edilmelidir. O halde mahkemece, cezai şartın fahiş olup olmadığı değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.SONUÇ: 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince temyiz edilen hükmün, temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.