MAHKEMESİ : Ankara 18. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 10/06/2013NUMARASI : 2013/306-2013/375Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, müteahhit ile arsa sahibi olan davalıların murisi ile yapılan anlaşma neticesinde arsa sahibine düşen villanın satımı hususunda davalıların murisi ile anlaştıklarını; ancak taşınmazın süresinde teslim edilmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile meskendeki eksik işler sebebi ile 10.000 TL, kira ödemeye devam etmesi sebebi ile 10.000 TL maddi zararın ve teslim alamamaktan dolayı uğradığı itibar kaybı nedeni ile 2.000 TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir.Davalıya cevap dilekçesi tebliğ edilmemiştir.Mahkemece, dava usulden reddedilerek görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğuna karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta temel ilişki, davalıların murisinin arsa sahibi sıfatı ile yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi neticesinde kendisine düşen villanın davacıya satımınından ibaret olup, davacı 4077 sayılı yasa kapsamında tüketici olmadığı gibi davalıların murisi de satıcı değildir.Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkemece yargılamaya devam etmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 26.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.