Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 455 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 23023 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı şirkete ait ... bulunan.... Termal Yalı Evleri adı altında yapılan inşaatlardan bir dubleks daire aldığını, ancak dairenin sözleşmede belirlenen tarihten 3 ay geç ve eksik teslim edildiğini, tanıtım broşüründe termal su olacağı, şömine yapılacağı, kalorifer ısınmasının termal su ile yapılacağı yazmasına rağmen bu taahhütlere riayet edilmediğini, 24.07.2008 tarihinde Beşiktaş 2.Noterliği'nin 15217 sayılı ihtarnamesi ile eksiklikleri bildirdiğini, şömineyi 4.500,00 TL harcayarak kendisinin yaptırdığını, 3 aylık geç teslim nedeniyle toplam 8.000,00 TL zararı olduğunu, ayrıca ısınmanın termal su ile yapılmaması nedeniyle fazladan para ödediğini, bu nedenlerle; termal su ve termal ısınma olmaması nedeniyle dairede meydana gelen değer kaybının tespitini, ileri sürerek 8.000,00 TL zararının dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen davada davacılar davaya konu bağımsız bölümde 1/2 şer pay sahibi olduklarını taşınmazın sat??n alınması sırasında davalı yanca Haziran 2004 de teslim edileceğinin ve dairelerin termal evler olarak yapılacağının taahhüt edilmesine rağmen davalı yanca edimlerin yerine getirilmediğini bu nedenle.... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/255 esasında kayıtlı 8.000,00 TL'nın tahsili talepli dava açıldığı, bu dava ile de 17.500,00 TL'nın davalıdan tahsilini ve davanın bu dava ile birleştirilmesini talep etmiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davacı tarafın davasının kısmen kabulü ile 14.500,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal 2012/23023-2013/455faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacı tarafından davalıdan satın alınıp daha sonra ½ hissesi diğer davacıya devredilen ve ortaklaşa malik olunan dava konusu gayrimenkulde meydana gelen yapım eksikliği ve ayıplı mal durumu sebebiyle uğranılan zararın tazmini davasıdır. Davacı taraf ilk açtığı dava ile şömine bedeli, 3 aylık geç teslim nedeniyle uğranılan zarar ve ısınmanın termal su ile yapılmaması nedeniyle fazladan ödediği para için toplam 8.000 TL talep etmiş, bu dava ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığından diğer malik ile birlikte birleşen davayı açarak zarar kalemlerini yenileyip 17.500 TL daha lehine tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup asıl davada ve birleşen davada ayrı ayrı hüküm kurulması ve davacıların talep etmiş olduğu geç teslim nedeniyle kira kaybı konusunda da hüküm kurulması gerekirken, HMK 297/2 maddesine aykırı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır. Oysa ki, HMK.nun 297/2 maddesinde de açıkça belirtildiği gibi mahkemece hüküm kurulurken hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen bor?? ve tanınan hakların sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Mahkemenin bu hükmü göz ardı ederek birleşen dava hakkında herhangi bir hüküm kurmamış olması, her bir talep hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmamış ve talep edilen kira tazminatı konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte belirtilen nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.1.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.