Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2825 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 44608 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, 2006 yılında davalı bankanın Yenisanayi şubesinden konut kredi kullandığını, geç ödenmiş taksitler nedeniyle ihtarname gönderildiğini, ihtarnamede belirtilen miktarı süresinde ödemesine rağmen bankaca hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığını, değer tespiti için bilirkişi heyetinin evine geldiğini, icra takibinin iptali için dava açtığını, Ankara 12. İcra Mahkemesince takibin iptaline karar verildiğini, bu davayı takip etmesi için avukata vekalet ücreti verdiğini ileri sürerek 10.000,00 TL manevi tazminat ile 5.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı, davacının kredi taksitlerini gecikmeli ve eksik ödemesi nedeniyle ihtar gönderildiğini, ihtar sonucu yapılan ödemenin eksik olması nedeniyle icra takibi başlatıldığını, davacının maddi ve manevi zararının bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne 3.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, müvekkil vekalet ücreti olarak 400,00 TL nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı bu dava ile hakkında başlatılan icra takibinin iptali için açılan Ankara 12. İcra Mahkemesinin 2011/922 Esas sayılı davayı takip etmesi için vekiline 5.000,00 TL vekalet ücreti verdiğini ileri sürerek ödediği bu ücretin davalıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece "dosyada vekalet ücret sözleşmesi olmadığından icra aşamasındaki vekalet ilişkisine göre Avukatlık Ücret Tarifesi hükümleri gereğince vekalet ücreti verilebileceği dünüşüldüğünden bu miktar da bilirkişice 400,00 TL olarak hesaplandığından bu miktar dikkate alınarak " gerekçesiyle maddi tazminat yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bilirkişi raporunda, Ankara 12. İcra Hukuk Mahkemesince davacı yararına 400,00 TL avukatlık ücretine hükmedilmesi nedeniyle davacının 400,00 TL maddi tazminat talep edebileceği görüşünde bulunmuştur. Mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınmış ise de; Ankara 12. İcra Mahkemesinin 2011/922 Esas, 2012/341 Karar sayılı dosyasında davacı yararına hükmedilen 400,00 TL vekalet ücreti davalı tarafından davacı tarafa ödenecek olup bu ücretin mahkemece maddi tazminat kapsamında değerlendilerek ikinci kez davalıdan tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 03/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.