Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 27002 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 33793 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat.... ile davacı Asil ...'nün gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARARDavacı, davalı ile aralarındaki boşanma davasının derdest olduğunu, evlilik boyunca müşterek evin tüm ihtiyaçlarını kendisinin karşıladığını, davalının hiç bir katkısının bulunmadığını buna rağmen edinilen 12 nolu dairenin tapusunun davalı ile müşterek olarak adlarına tescil edildiğini, 2008 yılında ekonomik sıkıntı nedeni ile taşınmazın satılarak bedelinin davalı hesabına yatırıldığını ayrıca kendisine ait tüm kişisel ziynet eşyaları ile plaketlerinin de davalı yedinde kaldığını ileri sürerek, mal rejiminin tasfiyesi ile katılma alacağı, değer artış payı, atık değer ve alacakların belirlenmesine ve kişisel ziynet eşyaları, ödül ve plaketlerin aynen iadesine, fazla hakları saklı kalarak 125.000 TL.nin faizi ile ödetilmesini istemiştir. Davalı, aile birliği içinde kendisinin de maddi katkısının bulunduğunu, takılan altınları davacıya verdiğini, ekonomik sıkıntı nedeni ile taşınmazın satıldığını ve alınan para ile davacının borçlarının kapatıldığını, 2 yıl süre ile ailenin masraflarının karşılandığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-Davacı ile davalı arasındaki boşanma davasının derdest olduğu ve davacının evlilik birliği içinde edinilen 12 nolu dairenin satış bedelinin tarafına iadesine, mal rejiminin tasfiyesine, katılma alacağı değer artış payı ve alacaklarının belirlenmesini ve ziynet eşyaları ile aldığı ödül ve plaketlerin iadesini eldeki dava ile talep ettiği anlaşılmaktadır. Davacının, yargılama aşamasında ziynet eşyaları ve ödülleri ile ilgili davasından feragat ettiğini açıkladığı ve temyiz edilmeksizin kesinleşen Aile mahkemesince de, davacının taşınmaz bedelinin iadesine ilişkin talebinin TBK'nuna dayalı alacak isteği olduğu kabul edilerek görevsizlik kararı verildiği tüm dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır. Davacının feragat beyanı dışındaki talepleri gözetildiğinde, evlilik birliği içinde edinilen taşınmaz da dahil mal rejiminin tasfiyesi niteliğinde olduğu, bu hali ile eldeki davanın çözüm yerinin... sayılı Aile Mahkemeleri'nin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesi gereğince Aile Mahkemeleri olduğu anlaşılmaktadır. Görev kamu düzenine ilişkin olmakla yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözönünde bulundurulur. Açıklanan nedenle, mahkemece davanın görev yönünden reddine karar verilerek, dava dosyasının görevli ve yetkili Aile Mahkemesi'ne gönderilmesi gerekirken işin esasına girilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın bozulmasına, (2) nolu bent gereğince diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan 2.092,00 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 15/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.