MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARAR Davacı, eczacı olduğunu,davalı kuruma teslim edilen 2007-2008 yıllarına ait reçetelerin 7-8 ay sonra 21.07.2009 tarihinde eksikliklerin tamamlanması amacıyla kendilerine iade edildiğini, iade sonrası iade sebebine konu eksiklikler tamamlanmasına rağmen kesintiye gidildiğini, davalı kurumun süresinde incelemeyi tamamlamaması nedeniyle kusurlu olduğunu, raporlarda aslı gibidir tasdiki olmasına rağmen yapılan düzeltmelerin kabul edilmediğini, kesintilerin haksız olduğunu ileri sürerek; 58.000 TL haksız kesinti nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davacının eczanesinde yapılan arama sonrası müfettiş incelemesi yapıldığını, bu süreçte incelemenin uzadığını, düzeltebilecek nitelikteki reçetelerin davacıya iade edildiğini, davacının yaptığı düzeltme sonrası mevzuata uygun olanların kabul edildiğini, mevzuata uygun olmaması nedeniyle kabul edilmeyenler yönünden kesintiye gidilmesinin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davacı eczacı ile davalı kurum arasındaki ilaç teminine ilişkin hizmet alım sözleşmesi kapsamında, davalı kurum sigortalılarına davacı tarafından teslim edilen ilaçlara ait reçete bedellerine konu ödeme sırasında yapılan haksız kesinti işleminin iptali istemine ilişkindir.Dosya kapsamı itibariyle davacı tarafından davalı kuruma fatura edilen reçetelerden 89 adet reçetedeki eksikliklerin sözleşmenin 4.3.2 maddesine göre düzeltilmesi amacıyla 21.07.2009 tarihinde davacıya iade edildiği, davacı tarafından iadeye konu eksikliklerin tamamlandığı belirtilerek davalı kuruma teslimi sonrası davalı tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen tabloda, 37 adet reçeteye ait eksikliklerin tamamlandığı ancak 52 adet reçeteye ilişkin tespit edilen eksiklikler olarak, sağlık rapor fotokopilerindeki düzeltmelerin geçersiz olduğu, bir kısım faturaların ekinde reçete bulunmadığı, bazı reçetelerin ekinde olması gereken laboratuvar tahlillerinin bulunmadığı vb. eksiklikler tespit edilerek dava konusu kesintilerin yapıldığı anlaşılmaktadır.Mahkemece tarafların iddia ve savunmaları kapsamında alınan bilirkişi raporunda davalı kurum tarafından iade sebebi olarak kabul edilen sağlık rapor fotokopilerindeki düzeltmelerin geçersiz olduğuna ilişkin tespitler yönünden değerlendirme yapıldığı, ancak davalı kurumun iade sebebi olarak kabul ettiği diğer hususlara dair herhangi bir inceleme ve araştırmanın yapılmadığı anlaşılmaktadır.Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu bu mahiyeti itibariyle karara esas alınabilecek nitelikte bir incelemeye dayanmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak, davalı kurum tarafından kesinti sebebi kabul edilen hususlara ilişkin olarak, her bir kesinti sebebinin taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre yerinde olup olmadığı, mahkeme, taraflar ve Yargıtayın denetiminine uygun olacak şekilde alınacak bilirkişi raporu sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 14/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.