Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 26057 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 27910 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı bankadan kredi kullanırken 2.500 TL masraf alındığını, alınan kredi masrafının iadesi için Tüketici Hakem Heyetine başvurduğunu,.....Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin 13/11/2013 tarihli kararı ile 2.500 TL nin iadesine karar verildiğini, davalı banka tarafından herhangi bir ödeme yapılmamasından dolayı.... İcra Müdürlüğü'nün 2014/ 119 Esas numaralı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz etmesi üzerine icra takibinin durdurulduğunu ileri sürerek icra takibine yapılan itirazın iptalini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 68.maddesine göre; "Değeri iki bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, üç bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyük şehir statüsünde bulunan illerde ise iki bin Türk Lirası ile üç bin Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu değerlerin üzerindeki uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamaz". Bu madde uyarınca değeri iki bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, üç bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyük şehir statüsünde bulunan illerde ise iki bin Türk Lirası ile üç bin Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu husus dava şartı olup, Tüketici Mahkemelerince re'sen dikkate alınması gerekir. Davacı, 28.05.2014 tarihinden önce tüketici hakem heyetine başvurmuş ise de, tüketici hakem heyetinin karar tarihi olan 13.11.2013 tarihi itibariyle 2.500 TL nin tüketiciye iadesine ilişkin karar delil mahiyetinde olup, 28.05.2014 tarihinden sonra bu alacağın tahsili istemiyle icra takibi yapılamayacağı gibi, tüketici mahkemesinde de dava açılamaz. Daha önce tüketici hakem heyetince karar verilmiş olsa bile, 28.05.2014 tarihinden sonra 2.500 TL alacak için yeniden tüketici hakem heyetine başvuru zorunludur. Hal böyle olunca da mahkemece, uyuşmazlığın esasına girilmeksizin dava dilekçesinin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın tüketici mahkemesince çözümlenmesi gerektiği kabul edilerek ve davanın esasına girilerek hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yerolmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 7.9.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.