Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26007 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 24644 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı bankadan kredi kullandığını, kredinin kullanımı sırasında kendisinden 2081,75 TL dosya masrafı alındığını, yapılan bu kesintilerin hukuka aykırı olduğu gerekçesi ile iadesi için tüketici hakem heyetine başvurduğunu, tüketici hakem heyetinin 27.05.2014 tarihli kararı ile alınan miktarın iadesine karar verildiğini, hakem heyetince kendisine iadesine karar verilen miktarın ödenmesi için başvurduğunda bankaca bu talebinin kabul edilmediğini belirterek kredi alımı sırasında alınan toplam 2081,75 TL dosya masrafının avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı, davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 68.maddesine göre; "Değeri iki bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, üç bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyük şehir statüsünde bulunan illerde ise iki bin Türk Lirası ile üç bin Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu değerlerin üzerindeki uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamaz". Bu madde uyarınca değeri iki bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, üç bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyük şehir statüsünde bulunan illerde ise iki bin Türk Lirası ile üç bin Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu husus dava şartı olup, Tüketici Mahkemelerince re'sen dikkate alınması gerekir. Somut olayda davacı 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüğe girmeden önce tüketici sorunları hakem heyetine başvurmuş ise de, tüketici sorunları hakem heyetinin 2.081,75 TL nin davacı tüketiciye iadesine ilişkin 27.05.2014 tarihli kararı, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 22.maddesi hükümlerine göre delil mahiyetindedir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine göre tüketici hakem heyetince verilen delil mahiyetinde olan karara konu uyuşmazlık, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna göre tüketici hakem heyetinin görev alanına girmekte ise, tüketicinin yeniden tüketici hakem heyetine başvurması gerekir. Hal böyle olunca da mahkemece, uyuşmazlığın esasına girilmeksizin dava dilekçesinin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece; uyuşmazlığın tüketici mahkemesince çözümlenmesi gerektiği kabul edilerek ve davanın esasına girilerek hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yerolmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 7.9.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.