Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24036 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 29066 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARAR Davacı, davalı ile samimiyetlerine dayanarak davaya iş kurması amacıyla borç para verdiğini, dava konusu parayı davalıya banka yoluyla gönderdiğini, davalının borcunu ödememesi üzerine takip başlattığını, davalının icra takibine yaptığı itirazında borcu ikrar ettiğini, ikrarla ispta yükünün davalıya geçtiğini ileri sürerek, icra takibine haksız yere yapılan itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, davacıya borcu bulunmadığını, havale ile gönderilen 15.000,00 TL'nin davacıya elden verilen borcun ödemesi olduğunu, dekontlarda paranın borç olarak gönderildiğine dair bir açıklamanın bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kabulüne, .... İcra Müdürlüğü'nün 2013/12100 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 60.021,00 TL'lik asıl alacak üzerinden itirazın iptaline, takibin devamına ve asıl alacağın % 20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.2-Davacı, davalıya karz ilişkisine dayalı olarak borç para verdiğini, geri ödenmediğini ileri sürerek, verdiği paranın davalıdan tahsili amacıyla başlattığı takibe vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı ise, gönderilen paranın borç olarak verilmediğini savunmuştur. Mahkemece, ispat yükünün davalıda olduğu, parayı ödediğine ilişkin delil sunamadığı gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmişse de, havale bir ödeme vasıtası olup, var olan bir borcun ödendiğini gösterir. Bu karinenin aksini havaleyi gönderen şahsın ispat etmesi gerekir. Davalı savunmasında, borcu kabul etmemiş ve gerekçeli inkarda bulunmuştur. Ne var ki, davalı vekilince icra dairesine verilen itiraz dilekçesinde "müvekkilimin ödeme emrinde belirtildiği gibi bir borcu yoktur, zira banka havalesi ile gelen tutar alacaklıya ödenmiş olup alacaklı olduğu iddia eden kişi aynı borcun tekrar tahsili için kötü niyetli olarak icra dairesine başvurmuştur. Ayrıca banka havalesi ile müvekkile gönderilen 15.000,00 TL haricindeki asıl alacağa ait 45.000,00 TL tutarında bir para müvekkilime hiç verilmemiş böyle bir alacak hiç doğmamıştır." demek suretiyle 15.000,00 TL yönünden borcu kabul etmiş ve ödendiğine ilişkin yasal delil sunamamıştır. Öte yandan dosyaya sunulan 18.000,00 TL tutarında gönderilen paraya ilişkin havale makbuzunda gönderilen paranın borç olarak verildiğine dair herhangi bir şerhin bulunmadığı anlaşılmakta olup, bu haliyle havale, paranın borç olarak gönderildiğini ispata yeterli değildir. Bakiye kısım için de davacı tarafından davalıya borç verildiğine yönelik yazılı belge sunulmamıştır. Somut olayda, 15.000,00 TL dışında, davalı karz ilişkisini inkar ettiğine göre karz ilişkisinin varlığını davacının kanıtlaması gerekir. Bütün bu olgular gözetildiğinde davacı 15.000,00 TL dışında kalan borç verme iddiasını ispatlayamamıştır. Ne var ki, davacı, delil listesinde yemin deliline de dayanmıştır. Öyle olunca mahkemece davacıya karz ilişkisi çerçevesinde davalıya borç para verdiğine ilişkin iddiasını ispat açısından davalıya yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile ispat külfeti ters çevrilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 1.100,00 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.