MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARAR Davacı, davalıya 13.800 TL değerinde hayvan sattığını, karşılığında senet aldığını, vadesi geldiğinde davalı ile ödeme için buluştuklarını, parayı verdikten sonra senedin zorla elinden alındığını, parayı saydığında 4.000 TL eksik olduğunu, eksik kalan alacağının tahsili amacıyla başlattığı icra takibine haksız itiraz edildiğini ileri sürerek takibe yapılan itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, hayvan alışverişinden dolayı senet düzenlediklerini, borcu ödediğini ve senedin kendisinde olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile takibin devamına ve davalının asıl alacak miktarı üzerinden icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.1-Dava, imza kısmı yırtık olan senede dayalı olarak yapılan icra takibinden dolayı alacak istemine ilişkindir. Her ne kadar Mahkemece, hayvan alış verişinden dolayı 13.800,00 TL miktarlı bono düzenendiği taraflar arasında ihtilafsız olduğu ve imza kısmı yırtık olan bononun yazılı delil başlangıcı sayılması gerektiği, bu durumda davalının tanık dinlenilmesine yönelik rızasının aranmayacağı gerekçesiyle tanık dinlemek suretiyle davanın kabulüne karar vermiş ise de; davaya konu bononun borçlunun elinde olması borcun ödendiğinin göstergesidir. Davalı taraf tanık dinlenilmesine muafakat etmediğine göre mahkemece tanık beyanına itibar edilerek hüküm kurulması doğru değildir. Hal böyle olunca mahkemce takibe konu alacağın yazılı delille ispatlanamadığı ve davacı tarafın dava dilekçesinde yemin deliline dayandığı gözetilerek davacıya yemin delili hatırlatılmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, ispat külfetinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.