1-..., 2-..., 3-..., 4-..., 5-..., 6-..., 7-..., 8-..., 9-..., 10-..., 11-..., 12-..., 13-..., 14-..., 15-..., 16-..., 17-..., 18-..., 19-..., 20-..., 21-..., 22-..., 23-... vekili avukat ... ile ... vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında .... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 16/09/2014 tarih ve 2012/320-2014/399 sayılı hükmün Dairenin 20/01/2016 tarih ve 2014/46960-2016/529 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.KARARDavacılar,.... Bakanlığının yayınlamış olduğu 1588 nolu genelge uyarınca... Kadastro Müdürlüğünde çalışan personelin aralarında kurmuş oldukları keşif sandığı sözleşmesi ile mahkemeler ve icra müdürlüklerinde bilirkişi olarak görev yapan personelin aldıkları bilirkişi ücretlerini sandığa bildirip, bir kısım huzur hakkı düşüldükten sonra geri kalan miktarın sandıkta toplanıp sandığa üye personel arasında eşit olarak paylaşılması gerektiğini, davalının keşif sandığı sözleşmesini imzalamasına rağmen, katıldığı keşifleri sandığa bildirip havuza aktarması gerekirken, 2007 ve 2010 yılları arasında bilirkişilik sebebiyle tahsil etmiş olduğu 41.914,00 TL'yi sandığa bildirmediğinin tespit edildiğini, ayrıca davalının oluşturulan sandıkta başka üyelerin gittiği keşiflerden dolayı hissesine düşen bedeli aldığını, ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 41.914,00 TL'nin yasal faiziyle birlikte sandığa ödenmesine karar verilmesini istemiş; bilahare talebini 58.100,49 TL olarak ıslah etmişlerdir. Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kabulüne, 58.100,49 TL'nin, 41.914,00 TL'sinin dava tarihinden, bakiye 16.186,49 TL'sinin ıslah tarihi olan 03/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıların oluşturduğu sandık hesabına ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalının temyizi üzerine onanmış; davalı bu kez de karar düzeltme isteminde bulunmuştur.1-Dava devam ederken taraflardan birinin ölmesi halinde, ölen kişinin taraf ehliyeti son bulur. (Türk Medeni Kanunu, madde. 28/1) Davacılardan ...'nin yargılama sırasında ve karardan önce 11.11.2013 tarihinde vefat ettiği, karar tebliğinin davacıların avukatına yapıldığı dosya kapsamından anlaşılmıştır. Davacı karardan önce öldüğü halde mirasçıları tespit edilerek davaya dahil edilip davaya karşı diyecekleri ve delilleri sorulmadan yazılı şekilde taraf teşkili yapılmaksızın yokluklarında hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Kararın bu nedenle bozulması gerekirken, zuhulen, onandığı; bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, davalının karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 20.01.2016 tarih, 2014/46960 Esas, 2016/529 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve mahkeme kararının bu yönden bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.2-Bozma nedenine göre davalının sair itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle Dairemizin 20.01.2016 tarih, 2014/46960 Esas, 2016/529 Karar onama ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda açıklanan gerekçe ile BOZULMASINA, ikinci bent gereğince davalının sair karar düzeltme taleplerinin incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 1.053,00 TL harcın istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 15/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.