MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı bankadan kullandığı kredi nedeniyle masraf adı altında haksız kesintiler yapıldığını, 3.228,75 TL nin davalıdan faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı bankadan tüketici kredisi kullandığını, bu işlemler nedeniyle davalı banka tarafından değişik adlar altında tahsil edilen bedellerin iadesi talebiyle eldeki davayı açmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın imzalanan genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Taraflar arasındaki kredi sözleşmesine ilişkin uyuşmazlık tüketici kredisinden kaynaklanmayıp, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kalmadığına göre davaya bakmaya genel mahkeme görevlidir. ... mahkemesi talep hakkında karar veremez. O halde Mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün bozulmasına, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.