MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, babasına ait ....Köyü ... Mevkiinde bulunan 77 ve 78 parselde toplamda 34 dönüm tarlaya her yıl şeker pancarı ektiğini, 2011 yılında tarlasına ektiği şeker pancarının verimini artırmak ve ürünlerini muhtemel zararlardan korumak amacıyla zirai ilaç satın almak istediğini, bu nedenlerle zirai ürün satıcısı ...Teknik Tarıma gittiğini, kendisine ektiği şeker pancarı için yabancı otlarla mücadele etmek üzere ilaç verilmesini talep ettiğini, davalı ... Tarımda çalışan ...’nün... isimli tarım ilacını önerdiğini, bu ilacın yeni geldiğini ve diğer zirai ilaçlara nazaran daha güçlü ve daha etkili olduğunu belirttiğini, zirai ürün satıcısına güvenerek... isimli zirai ilaçtan satın aldığını, satın aldığı ilacı satıcının talimatı doğrultusunda tarlasında ekili ... kullandığını, zaman içerisinde tarlasına ektiği ürünlerde değişimleri gözlemleyerek ürünlerinin zarar gördüğünü fark ettiğini, bunun üzerine davalı şirkete durumu anlattığını, satıcının yanlış yönlendirerek durumun düzelebilir olduğunu beyan ettiğini ileri sürerek şekerpancarı ilacı yerine mısır ilacı satan, satıcı olarak üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmeyen ve bu nedenlerle şekerpancarının zarara uğramasına neden olan davalıya karşı fazlaya ilişkin her türlü dava ve hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, 02/12/2013 havale tarihli talep artırım dilekçesindeki TALEBİN KABULÜ İLE, 8.167,61 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 1.000,00 TL bakımından dava tarihinden itibaren geri kalan 7.167,61 TL bakımından talep tarihi olan 02/12/2013 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, davalı tarafından davacıya satılan tarım ilacı nedeniyle davacının ürünlerinde oluşan zararın tazmini isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen " ... "’un ticaret ünvanından ibaret olup olmadığı veya davalının tüzel kişiliğinin bulunup bulunmadığı araştırılmaksızın yargılama yapılmak suretiyle hüküm kurulmuştur. 6100 sayılı HMK 124/1.maddesinde bir davada taraf değişikliğinin ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkün olduğu gösterilmiş, aynı maddenin 3.bendinde maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebinin karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edileceği belirtilmiştir. O halde mahkemece, davalının tüzel kişiliği bulunup bulunmadığı araştırılarak, ünvanının sadece ticaret ünvanından ibaret olduğunun anlaşılması halinde sözü edilen yasa hükmü uyarınca davanın gerçek hasma yöneltilmesi için davacıya süre verilerek bu suretle taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın açıklanan nedenle davalı yararına BOZULMASINA, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 139,50 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.