Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22957 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11170 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki senedin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacılar, mülkiyeti babalarına ait ... Köyü 2047 parsel sayılı taşınmazın harici senet ile satın alındığı iddiası ile davalıların .... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/42 Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını, senet üzerinde tam bir bütünlük olmadığı gibi tek elden çıkmadığını, farklı kişilerin eli ve imzalarının olduğunu, senet üzerindeki damga pullarının daha sonra yapıştırıldığını, pullar üzerinde muhtarlık imza ve mührünün bulunmadığını, azaların isimlerinin senette yazılmadığını, senette taşınmaza ilişkin belirtilen mevkii ile kayıtlardaki mevkiinin aynı olmadığını ileri sürerek senedin iptaline karar verilmesini istemişlerdir.Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.1-Davacılar eldeki davada, murisleri babaları tarafından taşınmaz satışına ilişkin düzenlenen harici satış sözleşmesinin iptaline karar verilmesi istemişler, Mahkemece davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, davaya konu harici satış sözleşmesine davalıların murisi ile dava dışı ....in taraf olduğu,...’in ise 2.5.1975 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak davacılar ile diğer çocuklarını bıraktığı nüfus kayıtlarının incelenmesinden anlaşılmaktadır. Müteveffa ...terekesinde, davacılar ile dava dışı kardeşleri arasında elbirliği hükümleri geçerlidir. Elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi bulunan bir terekede, terekeye ilişkin tüm tasarruf işlemlerinin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 640 ve 702. maddeleri uyarınca, tüm mirasçılar tarafından birlikte yapılması zorunlu olup, tasarrufi işlem niteliğindeki davanın da tüm mirasçılar tarafından birlikte açılması gerekir. O halde, davacı dışındaki diğer mirasçıların da davaya katılımlarının sağlanması, muvafakatlerinin alınması ya da terekeye temsilci tayin ettirilmesi gerekir. Hal böyle olunca, davacıya diğer mirasçıların davaya katılımını sağlaması veya muvafakatlarını alması ya da terekeye temsilci tayin ettirmesi için süre verilerek taraf teşkilinin sağlanması, bundan sonra işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken; taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde hüküm tesis etmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davacıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bent uyarınca davacıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.