Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22824 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 26346 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... ile davalı ... vekili avukat ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, bel ağrısı şikayetiyle davalı doktora 29.03.2006 tarihinde ameliyat olduğunu ve beline vida takıldığını, bacağını oynatamaz olması üzerine ise vidaların sinire baskı yaptığından bahisle 08.04.2006 tarihinde yeniden ameliyata alınarak, birkısım vidanın çıkarıldığını, 25.06.2007 tarihinde 3.ameliyata alınarak kalan vidaların da çıkarıldığını ancak iyileşmenin sağlanmadığını, bakıma muhtaç hale geldiğini ve bu durumun düzelmeyeceğini öğrendiğini ileri sürerek, 50.000TL maddi, 100.000TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini istemiştir.Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.1-Davalı doktor ... açısından; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.2-Davalı Hastane açısından; dava, hatalı tedavi sonucu uğranılan maddi ve manevi zararların ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, işin esasına girilerek istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davaya konu zarar, ...'ne bağlı bir hastanede yürütülen sağlık hizmeti esnasında meydana gelmiştir. Davalının sorumluluğuna dayanak yapılan olgular, kamu hizmetiyle ilgili ve hizmet kusuruna ilişkindir. İdare’nin, hizmet kusuru niteliğindeki eylemi sonucu meydana gelen zararlardan dolayı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince İdare’ye karşı idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. 6100 sayılı HMK'nun 114. maddesinde de yargı yolu dava şartları arasında sayılmış olup dava şartlarının mevcudiyeti mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmelidir. Şu halde, mahkemece dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddedilmesi gerekirken, işin esasına girilerek davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenle davalı doktor ... açısından açılan davanın ONANMASINA, (2.) bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davalı hastane açısından BOZULMASINA, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 2.7.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.