Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22580 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10854 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı ... Başkanlığının açmış olduğu 17.03.2009 tarihli ihale ile 1.125.000,00 TL bedelle bir adet dükkan satın aldığını, İhale Şartnamesinin 6. maddesinde dükkanların teslim tarihinin 30.06.2009 olarak belirlenmesine karşın davalının süresinde teslim etmediğini ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı olmak kaydıyla 50.000,00 TL'kira kaybının 30.06.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, ıslah ile talebini 256.816,00 TL'ye yükseltmiş; birleşen davada ise asıl davanın konusunu oluşturan dükkanın 05.01.2012 tarihinde teslim edildiğini ileri sürerek asıl dava tarihi ile fiili teslim tarihi arasındaki kira kaybı karşılığı olarak 65.425,00 TL'nin 05.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, asıl davanın ıslah edilmiş hali ile kabulü ile 256.816 TL'nin 22/07/2011 dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, birleşen davanın kabulü ile 65.425 TL'nin 05/01/2012 teslim tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki 2. bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.2-Dava, geç teslim nedeni ile uğranılan kira kaybı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Dava konusu dükkanın satışına ilişkin ihale şartnamesinde, dükkanların 30.06.2009 tarihinde telim edileceği öngörülmüş olup, davacı bu tarihte teslimin gerçekleşmediğini ileri sürerek eldeki davayı açmış, Mahkemece asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki; davalı yargılama sırasında sunmuş olduğu 14.06.2011 tarihli ihtarnameye dayanarak davacıya 05.01.2012 tarihinden önce dükkanın teslim alınmasının ihtar edilmesine karşın, davacının dükkanı teslim almadığını savunmuş, Mahkemece bu savunmaya itibar edilmemiştir. Oysa ki; 14.06.2011 tarihli ihtarname ile davalıya, dükkanının tamamlanmış olduğu ve yazının tebliği tarihinden itibaren 7 gün içinde dükkanın teslim alınması için başvurması ihtar edilmiş, söz konusu ihtarname 21.06.2011 tarihinde davacıya tebliğ edilmiştir. O halde Mahkemece, ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 21.06.2012 tarihinden itibaren 7 gün sonra 28.06.2012 tarihinde davacının temerrüde düştüğü kabul edilerek kira tazminatının bu tarih esas alınmak suretiyle hesaplanması gerekirken aksi düşünce ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 5.503,00 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.