... ve diğerleri vekili avukat ... ile 1-.... 2-Ekip Sağ. Hiz. Ltd. Şti. vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında .... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 15/12/2011 tarih ve 2010/684-2011/725 sayılı hükmün Dairenin 13/10/2015 tarih ve 2014/36562-2015/29888 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalılar avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.KARAR Davacılar, ... ve ...'in kızları, diğerlerinin kardeşi olan... bademcik rahatsızlığı nedeniyle 09.05.2002 tarihinde davalı hastaneye gittiğini, diğer davalı doktor ... tarafından ameliyata alındığını, ameliyat sonrasında ayılamadığını, 24.09.2002 tarihinde de vefat ettiğini belirterek toplam 75.000,00 TL maddi ve manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, zamanaşımın dolduğundan bahisle davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın zamanaşımı dolduğundan reddine karar verilmiş; hüküm temyiz edilmiş, Dairemizin 13.10.2015 tarihli, 2014/36562 esas 2015/29888 karar sayılı ilamı ile bozulmuş, davalı ... LTD ŞTİ. Tarafından karar düzeltme yoluna başvurulmuştur. Davacılar, murislerinin davalı şirkete ait hastanede davalı doktorun kontrolünde bademcik ameliyatı geçirdiğini sonrasında davalıların kusuru nedeniyle vefat etmiş olması nedeniyle uğradıkları maddi ve manevi zararların tazmini istemiyle eldeki davayı açmışlardır. Mahkemece taraflar arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisi olup ve ceza zamanaşımının da uygulanması sonucu 7,5 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlık, dava tarihi itibariyle dava zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı noktasındadır. Yargıtayın yerleşik uygulaması gereğince taraflar arasındaki ilişkinin vekalet sözleşmesinden kaynaklandığı hususunda duraksama yoktur. 818 sayılı B.K.nun 126.(6098 sayılı T.B.K.nun 147.) maddesi gereğince vekalet sözleşmesinde zamanaşımı süresi 5 yıldır. Ne var ki taraflar arasındaki vekalet ilişkisi meydana gelen ölüm olayı sonucu haksız fiili de içermektedir. Bu kapsamda dava konusu olayla ilgili olarak Hatay 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/177 esas sayılı dosyası üzerinden taksirle ölüme neden olma suçundan ceza davası açılarak yürütülmüştür. 818 sayılı B.K.nun 60/II. maddesinde(6098 sayılı T.B.K.nun 72.m.) "....şu kadar ki, zarar ve ziyan davası, ceza kanunları mucibince müddeti daha uzun müruruzamana tabi cezayı müstelzim bir fiilden neşet etmiş olursa, şahsi davaya da o müruruzaman tatbik olunur...." denilmek suretiyle zamanaşımı süresi için Ceza Kanununa atıfta bulunulmuş olup, anılan hükme göre tazminat davasının, ceza kanunları gereğince süresi daha uzun zamanaşımı süresine tabi cezayı gerektiren bir eylemden doğmuş olması halinde, ceza zamanaşımı süresinin uygulanacağı açıktır. Somut olayda davalı hastane ile davacılar arasındaki ilişki vekalet ilişkisinden kaynaklanmakta olup zamanaşımı süresinin dava tarihi itibariyle dolduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenler ile verilen hükmün onanmasına karar verilmesi gerekirken, Dairemizce zuhulen bozulduğu yeniden yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından davacının karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemize ait 10.12.2015 tarih ve 2014/36562 Esas ve 2015/29888 Karar sayılı “bozma” ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının açıklanan nedenlerle onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemize ait 10.12.2015 tarih ve 2014/36562 Esas ve 2015/29888 Karar sayılı “bozma” ilamının kaldırılmasına, temyiz itirazlarının reddiyle mahkeme kararının ONANMASINA, peşin alınan 60,80 TL harcın istek halinde davalılara iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.