Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21811 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5838 - Esas Yıl 2016





1-..., 2-..., 3-... vekili avukat ... ile 1-..., 2-... vekili avukat ... ... aralarındaki dava hakkında .... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 10/06/2014 gün ve 2013/192-2014/346 sayılı hükmün Dairemizin 26/11/2015 tarih ve 2014/38967-2015/34660 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde taraflar avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu. K A R A RDavacılar, davalıların mirasçısı ... 2005 yılında ölümü sonrasında muris adına olmakla birlikte gerçekte kendilerine ait olan banka mevduat hesabındaki paranın tahsili amacıyla .... Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtıklarını, 2007/379 esas sayılı davanın lehlerine sonuçlandığını, kararın .... İcra Müdürlüğü'nün 2007/2136 takip sayılı dosyasından takibe konulduğunu, .... Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davada dava konusu edilen alacağa faiz talep edilmediğinden hükmedilen 476.320,04 TL asıl alacağın davanın açıldığı 10/06/2005 tarihinden kararın icraya konulduğu 21/11/2008 tarihine kadar işleyen yasal faizinin 150.425,00 TL olarak hesap edilerek bu miktarın tahsili amacıyla davalılar aleyhine.... İcra Müdürlüğünün 2008/15493 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalıların haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı tarafça temyizi üzerine, Dairemizin 26.11.2015 tarih 2014/38967-2015/34660 sayılı ilamı ile “...davacı ilamlı icra dosyası ile 21.2.2007 tarihinden sonraki faiz alacağını tahsil edeceğinden yalnızca asıl davanın açıldığı 10.6.2005 tarihi ile ilamlı icranın işleme alındığı 25.11.2008 takip tarihi arasında işleyecek faiz alacağını isteyebilecektir. Bu hususun gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, itirazın iptaline konu takibin faiz alacağına ilişkin olması nedeniyle takibin devamına şeklinde hüküm kurulmakla, faiz alacağına faiz yürütülmesine sebebiyet verilmiş olmaktadır ki, bu durum B.K.nun 104/son maddesi hükmüne aykırı olup, bozmayı gerektirir.” gerekçesiyle bozulmuş; taraflar bu kez karar düzeltme talebinde bulunmuşlardır.1-Temyiz ilamında belirtilen gerektirici nedenler karşısında usulün 440.maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.2-Davacı faiz alacağı yönünden başlattığı takibe vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, davacıların, davalılara yönelik açtıkları alacak davasında faiz talep etmediklerinden bu davada hükmedilen alacağın faizinin tahsili amacıyla öncelikle .... İcra Müdürlüğünün 2007/2136 E sayılı dosyası ile 21.02.2007 tarihinde ilamlı icra takibi başlattıkları, takibe konu ilamın Yargıtay tarafından bozulması nedeniyle takibin 06.11.2007 tarihinde durduğu, asıl alacağa ilişkin bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda verilen ikinci karar üzerine, bu kez aynı icra dosyası üzerinden 21.11.2008 tarihinde davalı borçlulara yeniden icra emri gönderilerek bu tarihten itibaren asıl alacağın faiziyle birlikte tahsilinin istenildiği anlaşılmıştır. O halde davacılar, asıl alacağa ilişkin davanın açıldığı 10.06.2005 tarihinden ikinci kez icra emrinin gönderildiği 21.11.2008 tarihine kadar olan faiz alacağını istemekte haklı olup, esasen mahkemenin kabulü de bu yönde olduğundan, mahkeme kararının açıklanan tüm bu nedenlerle onanması gerekir ise de; dava konusu itirazın iptaline dayanak takip ile talep edilen alacak faiz alacağı olduğundan takibin devamına şeklinde hüküm kurulmuş olmakla, faize faiz yürütülmesine karar verilmiş olunmaktadır ki, bu durum 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 121/son maddesinde düzenlenen faize faiz yürütülemez hükmüne aykırı olup, bozmayı gerektirir. Mahkeme kararının açıklanan nedenle bozulması, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden düzeltilerek onanması gerekirken, zuhulen davacının ilamlı icra dosyası ile 21.02.2007 tarihinden sonraki faiz alacağını tahsil edeceğinden yalnızca asıl davanın açıldığı 10.06.2005 tarihi ile ilamlı icranın işleme alındığı 25.11.2008 takip tarihi arasında işleyecek faiz alacağını isteyebileceği gerekçesi ile bozulduğu bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile, Dairemizin 26.11.2015 tarihli bozma ilamının kaldırılarak, mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle, davalının tüm, davacının sair karar düzeltme itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle, davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile, Dairemizin 26.11.2015 gün 2014/38967-2015/34660 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının hüküm fıkrasının 2 ve 3. bentleri hükümden çıkartılarak yerine “Davalıların.... İcra Müdürlüğünün 2008/15493 Esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazlarının asıl alacak yönünden iptaline, İcra takibinin asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,” yazılarının yazılarak kararın düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 23/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.