MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARAR Davacı, davalıya 6.000,00 TL borç para verdiğini, davalının borcunu ödemediği gibi tahsili için başlatılan icra takibine de haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve % 20 icra inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacıdan 4.000,00 TL borç para aldığını ancak bu parayı peyderpey ödediğini, başkaca borcu bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre aşağıdaki bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı bu davada, davalıdan 6.000,00 TL alacaklı olduğu için icra takibi başlatmış, davalının itirazı üzerine de itirazın iptalini istemiştir. Davalı, 4.000,00 TL borç aldığını ancak ödediğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davalının Edirne 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/146 E. 2013/331 K. sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasındaki beyanında davacıdan 2010 yılı Aralık ayında 4.000,00 TL borç para alıp peyderpey ödediğini ve borcun bittiğini belirttiği, davalının bu beyanının Mahkeme dışı ikrar olduğu, davacının davalıya 6.000,00 TL borç verdiğini ispatlayamadığı, davalının ise davacıdan 4.000,00 TL borç alıp ödediğini ikrar ettiği, bu ikrarın bölünemeyeceği, dolayısıyla davalının davacıdan 4.000,00 TL borç alıp ödediğinin kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davalının cevap dilekçesinde davacıdan 4.000,00 TL borç para aldığını yani akti ilişkiyi doğruladığı, ancak aldığı borcu davacıya ödediğini ileri sürmüş olması karşısında ödeme yükümlülüğünü ispat yükü davalı tarafa geçmiş olup, davalı ödeme yaptığı hususunu kanıtlamakla yükümlü hale gelmiştir. İspat yükü kendisinde olan davalı tarafın borcunu ödediğini yasal delillerle ispat etmelidir. Öyle ise, mahkemece 4.000,00 TL için ispat külfetinin davalıda olduğu kabul edilerek davalıdan ödeme iddiası hakkındaki tüm delilleri sorulup, toplanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.