Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21586 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9583 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A RDavacı, .... Dönüşüm Projesi çerçevesinde davalı ... ile imzaladığı sözleşme gereği hissesini davalıya devrettiğini, davalının 1. etap konut adalarında üretilecek konutlardan kur'a ile 80 m2 lik daire vermeyi taahhüt ettiğini, davalının hak sahiplerini sözleşme yapmaya ikna etmek için halka açık toplantılarda, mitinglerde maket tanıtımlarında bodrum, zemin ve çatı katlarının kur'aya dahil edilmeyeceğini vaadetmesine rağmen kur'a çekiminde kendisine 1. etaptan bir daire verilmesi gerekirken 3. etapta bulunan bahçe katındaki dairenin verildiğini, eserin kabulden kaçınma hakkı verecek nitelikte önemli ayıplar içerdiğini ve tasliminde zamanında yapılmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla eşit hak sahiplerine verilen daire ile kendisine verilen daire arasındaki fark nedeniyle oluşan zararına karşılık şimdilik 9.000,00 TL müspet zarar-kötü ifa tazminatının kura tarihi olan 25.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, dairenin teslimindeki gecikme nedeniyle oluşacak zararına karşılık şimdilik 999,00 TL kira kaybı tazminatının zarar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 50.000,00 TL'nin 25.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine,karar verilmiş; hüküm, davalı ve katılma yolu ile davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Mahkemece, davalının sözleşmeye uygun olarak borcunu ifa etmediği, ayıplı ifa nedeniyle davacının BK 125. maddesinde yer alan seçimlik haklarından birini kullanabileceği,bu hakınıda sözleşmeye göre verilmesi gereken ortalama daire bedeli ile davacıya teslim edilen daire bedeli arasındaki fark olarak kullandığı gerekçesiyle davacının müspet zararı olan 50.000,00 TL'nin 25.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de, tarafların serbest iradesi ile imzalanan ve özel hukuk hükümlerine tabi olan sözleşme hükümleri tarafları bağlayıcı nitelikte olup, uyuşmazlığın da bu kapsamda çözümlenmesi gerekir. Taraflar arasında imzalanan 31.08.2005 tarihli imarlı arsa ve tesis sözleşmesinin ... Büyükşehir Belediyesinin Taahhütleri başlıklı maddesinin A bendinde davalı belediyenin hak sahibi adına 1. etap konut adalarında üretilecek 80 m2 lik bir adet daireyi anahtar teslimi vermeyi taahhüt ettiği anlaşılmaktadır. Bir başka deyişle sözleşmede; davalı belediyenin, bodrum kat, bahçe katı ve çatı katlarının kur'aya dahil edilmeyeceğine dair açık bir taahhüdünün bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre, davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir. 3-Davacının katılma yolu ile temyiz dilekçesinin incelenmesi neticesinde; davalı tarafın temyiz dilekçesinin davacıya 21.03.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacının temyiz dilekçesini 04.04.2016 tarihinde verdiği anlaşılmıştır. HUMK 433/2. fıkrasına göre katılma yolu ile temyiz 10 günlük süreye tabidir ve bu süre 31.03.2016 mesai bitiminde dolmasına rağmen davacının hükmü, temyiz süresi geçtikten sonra temyiz ettiği anlaşılmakla, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle kararın yukarıda açıklanan gerekçe ile davalı yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının bozma nedenine göre şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 3. bentte açıklanan nedenle davacının temyiz DİLEKÇESİNİN REDDİNE, peşin alınan 58,40 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.