Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21072 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 20985 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, aralarında 21/02/2012 tarihinde düzenlenen “iş ve ücret sözleşmesi “ başlıklı sözleşme gereğince davalı yana ait taşınmazların kamulaştırma işlemlerini takip ettiğini ancak davalının sözleşme gereği ödemesi gereken ücreti ödemediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 50.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmemiştir.Mahkemece, Tüketici Mahkemeleri’nin görevli olduğu kanaati ile görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.6502 sayılı yasanın 73. maddesi, bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada, davacı avukat değildir. Davalıya ait taşınmazların kamulaştırma işlemlerini ücret mukabili takip etmek üzere bir sözleşme imzalamıştır. Mahkemece, davacının bu işlemleri mesleki faaliyet kapsamında yapıp yapmadığı araştırılmamış, davalıya savunma hakkı dahi tanınmamıştır. Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması, diğer tarafın ise ticari veya mesleki amaçlarla hareket etmesi gerekmektedir. Öyle olunca mahkemece, davalının ticari veya mesleki amaçlarla hareket edip etmediği araştırılmadan yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde iadesine, 14/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.