Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21052 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9656 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, avukat olduğunu, .... İcra Müdürlüğü'nün 2011/1862 sayılı takip dosyasında davalının vekilliğini üstlendiğini, takip borçluları ile aralarında yapılan protokol ile 257.000 TL nakit ve 30.000 TL lik çek iade edildiğinde dosya borcunun kapanacağının karar altına alındığını, anılan protokol gereğince tahsil ettiği 257.000 TL'den, 7.000 TL'sini ücret alacağına mahsuben uhdesinde tutup bakiyesini davalıya elden ödediğini, bilahare protokolle hüküm altına alınan çekin de iade edildiğini, bu suretle yükümlülüklerini yerine getirdiğini, hak kazandığı 46.620 TL avukatlık ve karşı yan vekalet ücretinden fazlaya dair haklar saklı tutularak 26.320 TL 'si için başlattığı takibe davalının itiraz ettiğini ileri sürerek; itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.Davalı, takip dosyasına konu kambiyo senedinin tahsili amacıyla kendisine ciro edildiğini, senedin asıl alacaklısının dava dışı ... olduğunu, davacı avukattan aldığı 220.000 TL ile 30.000 TL lik çeki bu kişiye verdiğini, davacı avukatın tahsilattan sonra ve vekaletten azledilip şikayet edildikten sonra eldeki davayı açtığını, davalı avukatın vekalet ücretini tahsil ettiği paradan aldığını, davacı avukatın başka dosyalardan tahsil ettiği paraları zimmetine geçirip avukatlık görevini ihmal ettiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.Davanın kabulüne dair kurulan hüküm, Dairece " Davalının şikayeti üzerine davacı avukat hakkında, dava dosyasına davacı tarafından sunulan belgedir başlıklı belgede tahrifat yapıldığı iddiası ile görevi kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilikten Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2012/201 E. Sayılı dosya ile dava açıldığı, ceza davasının sonucunun bu davayı etkiler nitelikte olduğu, ceza mahkemesinin sonucunun beklenilmesi gerektiği ... " hususuna değinilerek bozulmuş, bozma doğrultusunda anılan ceza dosyası bekletici mesele yapılmış, bu dosyada verilen ceza mahkumiyetine ilişkin " Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına" dair karar gözetilip, eldeki davada azlin haklı olduğu sonucuna varılmak suretiyle davanın reddine karar verilmiş; verilen bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı eldeki dava ile davalının vekili sıfatıyla yürütüp sonuçlandırdığı takip dosyası nedeniyle hakettiği avukatlık ücreti ve karşı yan vekalet ücretinin tahsili amacıyla başlattığı icra takibine vaki itirazın iptalini istemiş, Mahkemece, Dairenin 18.10.2012 tarih 2012/17599-24022 Esas ve Karar sayılı ilamına uyularak karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve değerlendirme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki, anılan ceza dosyasında sanık avukat hakkında ceza mahkumiyetine ilişkin olarak, 5271 sayılı CMK'nın 231/5 maddesi uyarınca " Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına " karar verilmiştir. Ceza Mahkemesince kurulan bu hüküm, kesin bir mahkumiyet hükmü olmadığına göre, Mahkemece, 23 Kasım 2010 tarihli azil işleminin haklı bir nedene dayanıp dayanmadığının gerekçeli olarak tartışılması, varılacak sonuca göre bitirilmiş işler var ise davacının bu yönde ücrete hak kazanıp kazanamayacağı hususlarının değerlendirilmesi, yeniden bilirkişi incelemesi dahil toplanan ve toplanacak deliller kapsamında bir hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.