Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21051 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12245 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı ile ilaç protokolü imzaladığını, 08.10.2009 tarihinde eczanede yapılan denetimde 102 adet ilaç muafiyet raporu aslı veya fotokopisi, 9 adet ilaç küpürü bulunduğu gerekçesiyle 16.854 TL cezai şart uygulandığını ve üç ay süreyle sözleşmenin feshedildiğini ileri sürerek; işlemlerin hukuka aykırılığının tespitine, sözleşmenin feshi-cezai şart ödenmesi ve diğer işlemlerin iptaline bu suretle muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, işlemin sözleşme ve mevzuata uygun olduğunu beyanla davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.1-Dava, yapılan denetimlerde davalıya ait eczanede 102 adet ilaç muafiyet raporu veya aslı, 9 adet kupür bulunduğu iddiasına dayalı 2009 yılı ilaç teminine ilişkin protokolün 6.3.2, 6.3.3, 6.3.7 ve 4.3.6 maddeleri doğrultusunda, davalı kurumca tesis edilen 31.12.2009 tarih 17.368.117 sayılı işlemin, hukuka aykırılığının tespiti, muarazanın giderilmesi ve işlemin iptaline ilişkindir. Mahkemece, hukukçu bilirkişinin 12.08.2014 tarihli kök ve 28.10.2014 tarihli ek raporu benimsenerek davanın kabulüne karar verilmiş olup, anılan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya yeterli olmadığı görülmektedir. Hükme esas alınan bu raporda, iddia ve savunma özetlenip, kurum işlemi açıklanmış, protokolün ilgili maddelerinden bahsedilerek, soyut kabuller ile protokolün 6.3.7 ve 4.3.6 maddesince tesis edilen işlemin yerinde olduğu, 6.3.2 ve 6.3.3 maddesine göre tesis edilen işlemin ise protokole aykırılık içerdiği mütalaa edilmiştir. İş bu raporun, taraf itirazlarını karşılamadığı, Yargıtay ve taraf denetimine açık olmayıp bu haliyle hüküm tesis etmeye elverişli olmadığı anlaşılmakla, mahkemece, konusunda uzman başka bir bilirkişi veya bilirkişi heyetinden her türlü şüpheyi ve soruyu bertaraf edebilecek mahiyette taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine açık rapor alınarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulmasını gerektirir.2-Bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle teyiz edilen kararır BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.