Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20984 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12423 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARAR Davacı, davalı bankadan tüketici kredileri kullandığını, davalı banka tarafından komisyon, dosya masrafı ve benzeri adlar adı altında haksız kesintiler yapıldığını ileri sürerek 5.868,04 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı yapılan kesintinin sözleşmeye ve yasal mevzuata uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-Davacı, eldeki davada davalı bankadan kullandığı krediler nedeniyle haksız yere alınan 5.868,04 TL masrafın davalıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de davalı, kredinin kullanımı sırasında yaptığı zorunlu ve belgelendirilmiş masrafları tüketiciden talep edebilir. Davacı da kendisinden haksız yere kesilen, herhangi bir belgeye dayanmayan, ancak daha sonra da banka tarafından iade edilmeyen masrafların iadesini isteyebilir. Davalı banka tarafından ibraz edilen sözleşme ve eklerine göre, davacının konut kredisi kullandığı daha sonra bu krediyi 2 defa yapılandırdığı, ancak hangi kredi sebebiyle ne tür masraf alındığı konusunda gerekçeli kararda bir açıklık bulunmadığı gibi hangi kredilerden kaynaklı masrafların iadesine karar verildiği de denetime olanak verecek biçimde açıklanmamıştır. Ayrıca 2. yapılandırma sırasında önce 1875 TL2nin kesildiği daha sonra hesaba 1375 TL iade edildiği görülmektedir. Hal böyle olunca mahkemece, davalının bu savunması üzerinde durularak davacının kullandığı her bir kredi nedeniyle alınan masrafların miktarı ile zorunlu, makul ve belgeli olup olmadığı hususunda gerektiğinde uzman bilirkişi marifetiyle açıklamalı, taraf, hâkim ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınmak suretiyle sonucuna göre hüküm tesis edilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ve değerlendirme sonucu karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.SONUÇ; Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.