MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARAR Davacı, davalı bankadan konut kredisi kullandığını, faizlerin düşmesi üzerine kredinin yeniden yapılandırıldığını, davalı banka tarafından dosya masrafı ve yapılandırma adı altında 3.010,00 TL kesinti yapıldığını ileri sürerek, bu kesintinin kesinti tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece davanın kabulüne, 3.010,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu'nun 68/1. maddesine göre; değeri iki bin iki yüz Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, üç bin üç yüz Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyükşehir statüsünde bulunan illerde ise iki bin iki yüz Türk Lirası ile üç bin üç yüz Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu değerlerin üzerindeki uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamaz. Buna göre dava tarihi itibariyle, Büyükşehir statüsünde bulmayan il merkezlerindeki illerde, 3.300,00 TL’ye kadar olan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetleri, 3.300 TL ve üzerindeki uyuşmazlıklarda ise tüketici mahkemelerine gidilmesi gerekecektir.Somut olayda davacı, davalı bankadan kullandığı kredi nedeniyle kendisinden tahsil edilen 3.010,00 TL masrafa ilişkin talepte bulunmuş; mahkemece, davanın kabulü ile 3.010,00 TL’nin iadesine karar verilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece, dava değerinin 6502 sayılı yasanın 68. maddesi gereğince Tüketici Hakem Heyetine başvuruda bulunmasını zorunlu kılan miktarda olduğu ve bu miktar için mahkemeye dava açılmasının yasa gereği mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre davalı bankanın sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 52,00 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.