Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 20809 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 16416 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı bankadan konut kredisi kullandığı, faizlerin düşmesi üzerine kredinin yeniden yapılandırıldığını, davalı banka tarafından dosya masrafı ve yapılandırma adı altında 3.301 TL kesinti yapıldığını ileri sürerek yapılan bu kesintinin yasal faizi ile tahsilini istemiş, 10.03.2016 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 3.644,90 TL ye yükseltmiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kabulü ile 3.644,90-TL’nin 3.301 TL sine dava tarihinden, bakiye 363,90 TL sine ıslah tarihi olan 10.03.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı banka tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.2-Davacı, eldeki davada davalı bankadan 2007 tarihinde kullandığı konut kredisi nedeniyle haksız yere alınan 3.644,90 TL masrafın davalıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de davalı banka bilirkişi raporu sonrasında davacıya 03.02.2016 tarihinde 3.011,50 TL masraf iadesi yapmıştır. Hal böyle olunca mahkemece, davalının söz konusu ödeme miktarı dikkate alınarak hüküm tesis edilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ve değerlendirme sonucu karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.