Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20506 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 17569 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, .... İli, .... İlçesi, ... Mevkii, ... Ada, 1 parselde kayıtlı bulunan taşınmazda davalı ... Turizm.. A.Ş. tarafından inşa edilen ... blok 1.kat 6 nolu bağımsız bölümü satın aldığını, satış bedelinin bir kısmının ödenmesi için diğer davalı ... A.Ş.’den bağlı kredi kullandığını, dairenin sözleşmede kararlaştırılan tarihte teslim edilmediğini, bankanın da müşterek müteselsil sorumluluğunun bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla taşınmaz ve ortak alanlarda mevcut eksik işlerin giderilmesi için 1500-TL tazminatın (ve 1000- TL kira tazminatının banka yönünden kredi miktarı ile sınırlı olmak kaydı ile) faizi ile tahsilini istemiş, daha sonra ıslah ile dava değerini artırmıştır. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulü ile Dava konusu bağımsız bölüm ve ortak alanlara ilişkin ayıplı işler nedeniyle 47.690,00 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, (kredi miktarı ile sınırlı olmak üzere), Bu bedelin 1.500,00 TL'sine dava tarihinden itibaren bakiye 46.190,00 TL'sine ıslah tarihi olan 27/02/2014 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine, Dava konusu edilen diğer taleplerin dava dışı yüklenici ile yapılan sözleşmeden kaynaklanması nedeniyle o talepler yönünden davalı taraf husumet yokluğu sebebiyle davanın REDDİNE, karar verilmiş, hüküm, davacı ve davalı ... A.Ş. tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm davalı ...’ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.2-Dava, davacının davalı ... Turizm..A.Ş’den satın aldığı bağımsız bölüm ve ortak alanlarda mevcut eksik ve ayıplı işler nedeniyle imalat bedeli ve dairenin kararlaştırılan sürede teslim edilememesi nedeniyle kira tazminatı talebine ilişkindir. Mahkemece, hükme esas alınan 05/11/2013 tarihli bilirkişi raporunda davacının daire satın aldığı C Bloktaki inşaat seviyesinin %58,70 oranında tamamlandığı tespit edilerek eksik iş bedeli hesaplanmıştır. Dosya içinde bulunan ve başka dava dosyalarında aldırılan bilirkişi raporlarında ise C Bloktaki tamamlanma oranının %70 olduğu mütalaa edilmiştir. Bu durumda dava konusu dairenin bulunduğu C Bloktaki tamamlanma oranı konusunda birbiriyle çelişen farklı bilirkişi raporları mevcuttur. Hal böyle olunca eldeki dosyada aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm tesis edilemez. O halde mahkemece, konusunda uzman yeni bir bilirkişi kurulu oluşturulmak suretiyle mahallinde keşif yapılmalı, C bloğun inşaat seviyesi taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli olacak ve bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilecek şekilde tespit edilmeli ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan hususlar gözardı edilerek ve yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davacının tüm davalı ... A.Ş.’nin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 3.282,00 TL harcın istek halinde davalıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.