Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20441 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 26705 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalının kendisi adına TOKİ konutlarından ev sahibi olmak üzere kuraya katıldığını, kura sonucu üyelik hakkı kazanılması ile gerekli başvuru, peşinatlar ve sözleşme giderlerini kendisinin ödediğini, dava konusu 7 nolu daireye ilişkin resmi üyeliğin davalı üzerinde göründüğünü ve yasal mevzuata göre 1 yıl sonra devir mümkün olduğundan devrin de davalı adına yapıldığını, bu şekilde Aralık 2006 tarihine kadar da ödemeleri kendisinin yaptığını ve bu hususa ilişkin davalı ile 25.11.2005 tarihli sözleşme imzalandığını, dairenin davalı tarafça teslim alınmasına rağmen kendisine teslim edilmediğini ileri sürerek, ödediği toplam 16.327 TL.nin tüm ödemelere oranı % 70,91 olduğundan 7 nolu daire üzerinde bu hisse nisbetinde hak sahibi olduğunun tesbiti ile adına tesciline, kira kaybı 2.978 TL.nin faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davacı 04.05.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile talep miktarını ödediği 19.870,68 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizi ile tahsili olarak ıslah etmek suretiyle değiştirmiştir. Davalı,davacının TOKİ'ye başvuramadığı için davacı ile işvereni muhasebecinin arkadaş olması nedeniyle kendisinin sözleşme imzaladığını,ancak davacının iddia ettiği ödemeleri yapmadığını savunmuştur. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm,davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, maddi durumunun iyi olması nedeni ile gelir durumu düşük kişilere verilen TOKİ taşınmazlarından daire edinemediğinden davalının görünüşte kuraya katılması ve devir işleminin davalı adına yapılması konusunda anlaşma yapıldığını ve bu anlaşma kapsamında tüm ödemeleri kendisinin yaptığını iddia ederek bu ödenen bedellerin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Taraflar arasında yapılan 25.11.2005 tarihli sözleşmede bu tarihe kadar yapılan ödemelerin davacı tarafından yapıldığının kabul edildiği,bu hususta ihtilaf bulunmadığı,uyuşmazlığın sözleşme tarihi olan 25.11.2005 tarihinden sonra yapılan ödemelere ilişkin olduğu,davalının Cumhuriyet savcılığında vermiş olduğu ifadesinde bir kısım ödemeleri davacının yaptığını kabul ettiği,nitekim bu davacının bu kapsamda ödeme yaptığına dair 11 adet banka dekont aslını dosyaya sunduğu anlaşılmaktadır.Mahkemece bu dekontlar üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu 11 adet banka ödeme dekontlarından 6 adet dekontun davacı ödemesi olarak kabul edilmesine rağmen 5 adet banka ödeme dekontlarında davacının yaptığı ödemelerin davalının hesabına yapılmadığı,doğrudan TOKİ hesabına yapıldığı gerekçesiyle hesaplamaya dahil edilmediği görülmüştür.Mahkemece davacı ödemesi olarak dikkate alınmayan 5 adet banka dekont aslının davacının elinde olduğu,bu dekontlara konu ödemelerin dava konusu taşınmazın taksit ödemesi olarak dava dışı TOKİ hesabına yatırıldığı göz önüne alındığında davaya dayanak dekontların karşılığının davacı tarafından yatırıldığının kabulü gerekmektedir. Bu durumda davalı tarafından dekont karşılıklarının davacıya ödendiğinin savunulmuş olması ve bu yolda geçerli kanıt getirilmesi gerekir, davalı ise böyle bir ödeme yaptığı iddia ve ispat edememiştir.Hal böyle olunca mahkemece dava konusu taşınmazın taksit ödemelerine konu bilirkişi hesaplamasında dikkate alınmayan 5 adet banka ödemesinin davacı ödemesi olarak hesaplamaya dahil edilmek suretiyle sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hatalı değerlendirmeye dayalı olarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup,bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davalının tüm,davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 635,65 TL. kalan harcın davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, 01.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.