MAHKEMESİ : Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı şirketten hiç alışveriş yapmamasına karşın hakkında sahte belgelerle düzenlenen faturadan kaynaklı takip yapıldığını ileri sürerek bu takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile birlikte haksız takip nedeni ile yaşadığı üzüntü karşılığı olmak üzere 5000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile icra takibi nedeni ile davacının borçlu olmadığının tespitine, yapılan takibin haksız olması nedeni ile 2500 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm,davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir2-Davacı elde ki davası ile, hakkında yapılan haksız takibe borçlu olmadığının tespitini ve yaşadığı bu süreç nedeni ile manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir. Takibe konu fatura, dava dışı üçüncü şahıslar tarafından sahte belgeler ile düzenlenmiş olup, davalı ödenmeyen borç için takip başlatmış bu takip davacının borca itirazıyla durmuş, davacı daha sonra iş bu davayı açmıştır. Davacı aleyhine hatalı takip başlatmak tek başına T.B.K 58.maddesindeki manevi tazminatı isteme hakkı doğurmaz. Manevi tazminat talep edilebilmesi için davacının kişisel haklarına hukuka aykırı bir şekilde tecavüzün varlığını oluşturacak kasıt veya ağır kusurdan sözetmek gerekir. Somut olayda itirazla takip durmuş olup davalının bu aşamada ağır kusurundan bahsedilemez. Bu noktada, koşullarının oluşmadığı gözetilerek mahkemece manevi tazminat talebinin tümden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz isteminin reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz isteminin kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 108,00 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.