MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... ile davalı vekili avukat ...'ın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı,davalıya elden borç para verdiğini karşılığında Almanya'da 21.11.1986 tarihli noterde düzenlenen borç senedi aldığı halde senede uygun olarak ödeme yapılmadığını bildirerek 350.000 DM'nin faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Protokolün geçersiz ve zamanaşımına uğradığını ödeme belgeleri olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, ödeme belgeleri nazara alınarak davanın kısmen kabulü ile bakiye 20 DM alacağın faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.1-Davacı, Almanya'da davalıya elden borç para verip noter senedi aldığı halde ödenmediğini bildirerek tahsili için eldeki davayı açmıştır.Davalı, borç senedinin geçersiz olduğunu ve zamanaşımına uğradığını savunmuş, aksi halde bile ödeme belgeleri olduğunu bildirerek mahkemeye sunmuştur. Davacı tarafça bu ödeme belgelerine karşı imza,yazı ve içerik olarak itirazda bulunulmuş, bir kısmında ise imza kendisinin olduğu halde belgelerde çıplak gözle görülecek şekilde düzeltmeler yapıldığı, bir kısmında da yetkisiz üçüncü kişilere yapılan ödemelerin geçersiz olduğu itirazında bulunulmuştur. Yine, davalının sunduğu belgeler hakkında, davalı tarafın belgeleri sunmasından sonra sahtecilik iddiası ile suç duyurusunda bulunulduğu belirtilmiştir. Mahkemece ödemeye esas kabul edilen belgelerin sahtecilikle elde edildiği iddiası ile davacı tarafça suç duyurusunda bulunulduğuna göre mahkemece bu suç duyurusunun akibetinin araştırılarak ceza davası açılmış ise sahtecilik iddiasının tartışılması bakımından ceza mahkemesindeki yargılamanın sonucunun beklenmesi gerekir.Hukuk hakimi, ceza mahkemesinin beraat hükmü ile bağlı değil ise de maddi vakıaların tesbiti açısından karar bağlayıcıdır.Bu nedenle davalının dosyaya sunduğu, davacı tarafından sahtecilik itirazına uğrayan hükme esas ödeme belgeleri hakkında ceza kovuşturması ve varsa ceza davası dosyası getirtilip incelenmeli ve neticesi beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.2-Bozma sebebine göre davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenle bozma sebebine göre davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan 21,15 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.