MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı ile yapılan sözleşme ile, kendisinin yurtdışında vereceği konserlerde, davalının da yer almayı kabul ettiğini, yer almadığı takdirde ise, 10.000 Euro tazminat ödemeyi taahhüt ettiğini, davalının, 17.4.2004 tarihinde Viyana'da, 24.4.2004 tarihinde ise Kıbrıs’ta vermiş olduğu konserlere gönderdiği ihtarlara rağmen katılmayarak, sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, bu nedenle toplam 20.000 Euro tazminat ile, davalı adına alınan gidiş geliş uçak biletlerine ilişkin yapılan masrafları ödemekle yükümlü olduğunu ileri sürerek, toplam 26.710,00 Euro tazminatın, temerrüt tarihi olan 4.5.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, sözleşmedeki imzanın kendisine ait olmadığını, kaldı ki davada dayanılan belgenin, sözleşme olarak da kabul edilemeyeceğini, tek taraflı cezai şartın geçersiz olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, dairemizin 21/12/2010 tarihli bozma ilamına uyularak davacının davasının kısmen kabulü ile, 10.000 Euro tazminatın 04/05/2004 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.Borçlar Kanununun 158. ve devamı maddelerinde düzenlenen cezai şart, sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi halinde borçlunun belirli bir miktar para ödeme taahhüdüdür. 2012/22131 2013/1931Taraflar arasındaki sözleşmede de, davalının, davacının belirtilen zamanlarda vereceği konserlere katılmaması halinde, konser başına 10.000,00 Euro tazminat ödeyeceğine ilişkin hüküm, cezai şart niteliğinde olup, geçerli ve tarafları bağlayıcıdır. Ne var ki, taraflar cezanın miktarını tayin etmekte serbest iseler de, Borçlar Kanununun 161/son maddesi hükmüne göre, hakim fahiş gördüğü cezaları resen tenkis etmekle yükümlüdür. Somut olayda davalı tacir olmadığına göre tarafların sosyo- ekonomik durumu, olayın özelliği, hak, adalet ve nesafet kuralları dikkate alınarak ve davalının çıkmadığı konser için alacağı ücret tespit edilerek, sözleşmede kararlaştırılan cezai şart miktarı ile kıyaslanıp sonucuna göre sözleşmede belirlenen fahiş cezai şartın tenkis edilmesi gerekmekte olup, cezai şartın fahiş olmadığı yönündeki isabetsiz gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.