Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19105 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 23914 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)Taraflar arasındaki ayıplı ifa davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalınin, Sarıkamış ilçesindeki konutlarından D-7 Blok'un tesliminden sonra binanın sığınaklarına yağmur sularının dolduğunun farkedildiğini, blok ve site ortak yerleri ile ilgili ayıp ve eksiklikler bulunduğunu öğrendikten sonra 22.07.2010 tarihinde noterden gönderilen ihtarname ile davalı satıcı ...' ye ihbarda bulunulduğunu, davalı tarafından yanıt verilmemesi üzerine site sakinlerinin kendi aralarında topladıkları para ile var olan eksiklik ve ayıpları giderdiğini, site sakinlerinin yaptıkları masraflardan kaynaklanan alacaklarını davacıya temlik etmiş olduklarını belirterek, toplam 2.250,00 TL'nın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dilemiştir. Davalı, dava konusu taşınmazın eksiksiz olarak teslim edildiğini, ayıp ve eksik bulunmadığını, dava konusu blokta sonradan ortaya çıkan sorunların bakımsızlıktan ve kullanımdan kaynaklandığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporu hükme esas alınarak gizli ayıp bedeli olmak üzere toplam 2.189,89.TL' nın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Bilirkişi tarafından tanzim olunan ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu Sarıkamış ilçesi TOKİ konutları D-7 Bloğun bodrum katının bir kısmına yer altı ve yer üstü sularının verdiği zarar nedeniyle etrafının 1,5 m derinliğinde ve 1 m genişliğinde kazıldığı, toprak altında kalan kısımlara 1.5 m yüksekliğinde su izolasyonu yapıldığı ve etrafına 1 m genişliğinde 12 cm kalınlığında beton tretuvar döküldüğünün davacılar tarafından belirtilmiş olduğu ifade edilmiş ve bu işlere ilişkin bedel hesabı yapılmıştır; davalı tarafın imalatı; yapılan işin bu imalat nedeniyle oluşan bir ayıp kaynaklı olup olmadığı, eğer öyle ise bu ayıpların “açık” yada “gizli” olup olmadığı ve “gizli ayıp” olarak nitelendirilen bu ayıplar yönünden (mesela yer altı ve yer üstü sularının neden binanın bodrumuna zarar verdiği, işçilik ve yalıtım hataları gibi ayıplar ile diğer ayıpların mevsimlerdeki yağmur, kar, güneş ve ısı durumları dikkate alınarak ne zaman oluştuğu yada oluşacağı ve bunu normal vasıflardaki tüketicinin ne zaman farkedebileceği ile bağımsız bölümün teslim tarihi ve ihbar tarihi de göz önünde bulundurularak) yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı hususlarına yeterince yer verilmediği anlaşılmaktadır. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 198. maddesi (6098 sayılı TBK.’nun 223. maddesi) hükmü ile gizli ayıplar yönünden kendisine yüklenen “derhal ihbar” mükellefiyetini yerine getirip getirmediğini ispat yükü davacıdadır. Site yönetiminin, tüketici adına ayıp ihbarında bulunma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, bilirkişi heyetinden, davalı imalatların, “açık” yada “gizli” ayıplı olup olmadığı ayrıca bu ayıpların ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı hususunda ayıpların niteliği ve ortaya çıktıkları (mevsimlerdeki yağmur, kar, güneş ve ısı durumları dikkate alınarak bu ayıpların ne zaman oluştuğu yada oluşacağı ve bunu normal vasıflardaki bir tüketicinin ne zaman farkedebileceği, teslim ve ihbar tarihleri de gözönünde bulundurularak ) zaman dilimi de dikkate alınarak taraf ve yargı denetimine esas olacak şekilde ek rapor tanzimi sağlanarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken bu konuda gerekli inceleme ve araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan 24,30 TL harcın istek halinde iadesine, 9.6.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.