Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1879 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 25643 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalıdan ....noterliğinin 1.10.2007 tarih 27968 yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile 35 N 0770 plaka sayılı aracı satın aldığını ve bir süre kullandıktan sonra satmaya karar verdiğini, araçla ilgilenen alıcıların Tramer kayıtlarına girerek aracın 28.9.2010 tarihinde maruz kaldığı kaza sonucu pert duruma düştüğünü bildirmeleri üzerine ayıplı mal satıldığını öğrendiğini zararın giderilmesi için davalı hakkında icra takibi başlattığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek takibe yapılan itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın zamanaşımı nedeniyle reddini dilemiştir. Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı 1.10.2007 tarihinde İzmir Bornova 1.noterliğince düzenlenen araç satış sözleşmesi ile davalıdan dava konusu aracı satın aldığını aracın 28.9 2010 tarihinde aracın pert duruma düştüğünü öğrendiğini aracın ayıplı olması nedeniyle zararın giderilmesi için davalı hakkında icra takibi başlattığını, ancak davalının haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı BK 207.maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle davanın reddini istemiş, 2012/25643-2013/1879mahkemece BK.207.maddesine göre'' ayıp daha sonra ortaya çıksa bile zamanaşımı süresinin 1 yıl olduğu gerekçesiyle zamanaşımı nedeniyle davayı reddetmiştir. Davacı, satıma konu aracın pert olmasına karşın bu hususun kendisinden gözlenerek satın aldığını, ancak ayıbın daha sonra ortaya çıktığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davanın bu niteliği itibariyle BK'nun 207.maddesinin uygulama yeri bulunmamaktadır. Dava bu niteliği ile ayıbın hile ile gizlendiği iddiasına dayanmaktadır. Öyle olunca BK'nun 207.maddesi değil, BK'nun 125.maddesi uygulanmalıdır. Dava tarihi itibariyle 10.yıllık süre dolmadığından mahkemece esasa girilip hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına bozulmasına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.1.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.