Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1834 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 26392 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacılar vekili, davacı ...'in babasının 24.10.2008 tarihinde kalp krizi geçirmesi üzerine acil olarak oğlu İzzet ve arkadaşı diğer davacı ... ile birlikte davalı hastaneye getirildiğini, davalı hastane tarafından bono imzalanması halinde hastaya müdahale edileceğinin bildirilmesinden sonra davacı ...'in boş bono imzalamak zorunda kaldığını, imzadan sonra 26.10.2008 tarihinde hastaya tıbbi müdahale yapıldığını, akabinde davalı hastanenin bonoyu doldurarak davacılar aleyhine icra takibine geçtiğini, davacıların bonoyu müzayaka durumunda imzaladıklarını, bononun bedelsiz olduğunu belirterek, 26.10.2008 tanzim 06.11.2008 vade tarihli 2.650,00 TL miktarlı, alacaklının davalı, borçlunun İzzet ve kefilin Tahir olduğu bononun iptaline ve Antalya 2. İcra ...nün 2008/24486 sayılı takip dosyasından dolayı davacıların borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemişlerdir.Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacılar, acil olarak hastaneye getirmiş oldukları hastaya müdahale için davalı hastanenin almış olduğu senetten 2012/26392-2013/1834dolayı borçlu olmadıklarının tespitini istemişler; mahkemece, hastaya gerekli tedavinin uygulanmış olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içerisinde bulunan hasta dosyası incelendiğinde, hastaya tedavi uygulandığı, stent takıldığı anlaşılmaktadır. Ancak dosyada, davacılardan İzzet'in stent bedelini kendilerinin karşılayacağına ilişkin imzası inkar edilmeyen ibraname de bulunmaktadır. Hal böyle olunca, davacıların hastaya takılan stent bedelinden sorumlu olduğu ancak davaya konu senetteki bu stent bedelinin dışındaki bedelden ise sorumlu olmayacaklarının kabulü gerekir. Mahkemece yapılacak iş, ... Kurumu'nun dosyadaki yazısı da gözetilmek suretiyle tedavi bedelinin ....'ca karşılanabileceğinden hastaya takılan stent bedelinin değerini araştırarak bu bedelin bono bedelinden mahsubuyla bakiye bedelinden davacıların borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacıların sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenle hükmün davacılar lehine BOZULMASINA, peşin alınan 21.15 TL temyiz harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.1.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.