Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17603 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 23150 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, bünyesindeki Haseki Hastanesi ile davalı hastane arasında birbirlerinden sağlık hizmeti satın alınması hususunda 31/12/2007 tarihli protokolün düzenlendiğini, bu kapsamda davalının yönlendirdiği hastalara Hastanesince hizmet verilmesine rağmen hizmet karşılığının ödenmediğini ileri sürerek iki adet faturadan kaynaklı 20298,25 TL alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraflar avukatınca temyiz edilmiştir.1-Dava, taraflar arasında imzlanan protokol kapsamında verilen hizmet neticesi düzenlenen iki adet faturadan kaynaklı alacağın tahsili istemine ilişkindir. Davalı, sevk evraklarında Hasaki Hastanesinin belirtilmediğini kaldı ki belirtilse bile hizmetten çok sonra fatura düzenlenmesi nedeni ile ilgili kurumdan hizmet bedellerine ilişkin tahsil sağlanamayacağını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece öncelikle uyuşmazlığın çözümü için 14/04/2012 tarihli heyet raporu aldırılmış olup, alınan bu raporda, her ne kadar sevk evrakında Hastanesi belirtilmese de bizzat hizmetin bu hastane tarafından verildiğinin sabit olduğu, protokol gereği davacı edimini yerine getirdiğine göre hizmet bedeli karşılığı düzenlenen faturaların protokolde belirtilen indirim uygulanmak sureti ile ödenmesi gerektiği vurgulanmıştır. İtirazlar üzerine farklı bir heyetten aldırılan 01/03/2013 tarihli raporda ise, ilk raporun aksine, sevk evraklarında protokole uygun işlem yapılmadığı bu nedenle davalının hizmet bedellerine ilişkin olarak ilgili kurumdan tahsilat sağlayamayacağı, kaldıki protokole göre yaşanacak uyuşmazlıkta öncelikle il sağlık müdürlüğü komisyonu oluşturularak sorunun çözümüne gideleceğinin düzenlendiği ancak bu şartın yerine getirlmediği belirtilerek davacının bir alacak talebinde bulunamayacağı belirtilmiştir. Bu durumda Dosya içerisinde bulunan bilirkişi raporları arasında açık çelişki bulunmaktadır. Hal böyleyken, mahkemece yapılacak iş, öncelikle bilirkişi raporları arasındaki çelişkiyi giderici, bu konuda rapor düzenlemeye ehil ve donanımlı bilirkişi heyetinden, tarafların sorumluluğu ile ilgilii açıklayıcı, taraf, Mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazını incelemeye yer olmadığınaSONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle kararın davacı yararına bozulmasına, ikinci bentte aşıklanan nedenle davalının temyiz nedeninin incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 25,20 TL harcın istek halinde davalıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 1.6.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.