Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17532 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 281 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Mersin 3. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 03/05/2013NUMARASI : 2012/34-2013/237Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalının ipotek miktarı kadar borçlu olduğunu, borcun vadesinde ödenmemesi nedeniyle teminat olarak verilen ipoteğin paraya çevrilmesi için icra takibine girişildiğini, davalının borcu ödemediği gibi yapılan takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, dava dışı kişilerle 09.11.2010 tarihinde yapılan protokol gereğince serada yetişecek ürünlerin davacının işlettiği komisyon evine getirilmesinin kararlaştırıldığını, protokolün yerine getirmesini temin amacıyla teminat olarak taşınmazı üzerinde ipotek tesis edildiğini, imzalanan protokol gereğince davacıya toplam 20 adet mal teslim pusulası karşılığında 164.343.00 TL mahsül teslim edildiğini, bu fişlerin davacı tarafından el yazısıyla düzenlendiğini, borcun ifasına rağmen teminat amacıyla verilen senedin takibe konulduğunu, yapılan ek protokol gereği 15.000.00 TL tahsilat yapıldığını ve davacıya toplam 179.343.00 TL ödeme yapılmasına rağmen kötü niyetli olarak teminat olarak verilen ipoteğin paraya çevrilmesinin istendiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.2-Dava, teminat amacıyla verilen ipoteğin paraya çevrilmesi nedeniyle gerçekleştirilen takibe yapılan itirazın iptaline ilişkin olup, davalı yapılan protokol gereğince davacıya 20 adet mal teslim fişi karşılığı 164.343.00 TL değerinde ürün teslimatı yapıldığını savunmuştur.Taraflar arasında düzenlenen 09.11.2010 tarihli protokolde "M.ve Y. A. ile M. D. 30 dönümlük serasında Aralık 2010 ile Temmuz 2011 tarihleri arasında yetişecek mahsullerin ... Komisyon Evine getirilmesi, 170.000.00 TL değerinde mahsul getirilince davalı adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması ve 70.000.00 TL tutarındaki senedin iade edilmesi" kararlaştırılmıştır. Davalı bu protokol gereğince imzası bulunan kişilerce, serada yetişen 164.343.00 TL değerinde mahsulün davacının işlettiği komisyon evine götürüldüğünü buna ilişkin davacı tarafından kendi el yazısı ile 20 adet mal teslim pusulası düzenlendiğini savunmuş, delil olarak bu belgeler dayanmış ve bu fişleri dosyaya sunmuş olup, ayrıca yargılama sırasında el yazılarının davacıya ait olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu alınmasını talep etmiştir. Mahkemece, protokole konu malların teslim edildiğini savunan davalının delil olarak sunduğu fişlerin imzasız olduğu, bu haliyle ispat kabiliyetinin olmadığı ve ürünlerin teslim edilmediğinin kabul edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı, delil olarak mal teslim fişlerine dayanmış olup bu fişlerin davacı tarafından el yazısı ile düzenlendiğini ve bu yazıların davacıya ait olduğunu iddia etmiştir. Mahkemenin, dosyada mevcut mal teslim fişlerinde ki el yazılarının davacıya ait olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu alarak yazıların davacıya ait olup olmadığını tespit etmesi ve yazıların davacıya ait olduğunun tespiti halinde bu belgelerin yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğu kabul edilip davalının tanık da dahil, tarafların tüm delilleri toplanıp gerekirse isticvaba başvurularak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve aksine düşüncelerle yazılı şekilde davanın kısmen kabulü yönünde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ;Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 3.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.