Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17531 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8756 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki fesih işleminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARAR Davacı, eczacı olduğunu, davalı ile yapılan ilaç teminine ilişkin 2009 yılı sözleşmesi kapsamında davalı kuruma fatura edilen reçetelerin sahte olduğu,reçete eki raporlarda tahrifat yapıldığı,ilacın teslimine ilişkin imzaların reçete sahibi ve yakınına ait olmadığı gerekçesiyle sözleşmenin 2 yıl süre ile feshedilerek cezai şart uygulandığını ileri sürerek;sözleşmenin feshine ilişkin işlemin iptalini ve 62.892,35 TL reçete bedeli ile 550.342,45 TL Cezai şarta ilişkin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, İzmir Mahkemeleri'nin yetkili olduğunu beyanla yetki itirazında bulunmuş; esas yönden ise davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, İzmir Mahkemeleri'nin yetkili olduğundan bahisle, yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ile imzalanan 2009 tarihli sözleşmeye göre hakkında uygulanan fesih ve cezai şart uygulamasına ilişkin işlemlerin iptali istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalının yetki itirazı üzerine mahkemece "İzmir" mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut uyuşmazlık 2009 yılında imzalanan sözleşmeyle ilgili olup, yetkiye ilişkin uyuşmazlığı bu sözleşme hükümleri uyarınca ve o tarihte yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte olan HUMK.nun 4.maddesi uyarınca davalının ikametgahında dava açılabileceği gibi sözleşmenin ifa yerinde (Nazilli Mahkemelerinde) de dava açılabilecektir. Bu durumda sonradan yürürlüğe girmiş olan 6100 sayılı HMK.nun 17.maddesi olayda uygulanamaz. HMK.nun 17. maddesinin uygulanabilmesi için yürürlük tarihi olan 1.10.2011 tarihinden sonra düzenlenen sözleşme söz konusu olması gerekir. Oysa sözleşme bu tarihten önce imzalanmış olup, bu durumda mahkemece yetki itirazının reddiyle esasa girilip taraf delilleri toplandıktan sonra hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 01/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.