Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1707 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 16619 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı müteahhitten dükkân satın aldığını, sözleşmede ki sürede ve halen teslim edilmediğini ileri sürerek, şimdilik 20.000 TL olmak üzere toplam 45.453,48 TL kira tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; davacı tarafından temyiz edilen hüküm dairemizce bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, bozmadan sonra yapılan ıslah talebi de dikkate alınmak suretiyle bu kez davacının kira kaybının ilişkin davasının KABULÜ ile, davalının arsa sahibi olan dava dışı kooperatife karşı edimini tam ve eksiksiz olarak ifa etmediği bağımsız bölümün süresinde tamamlanarak davacıya teslim edilmediğinden davacının dava tarihinden geriye doğru 10 yıllık dönem için kira kaybından tazminat talep edebileceği gerekçesiyle kabul kararı vermiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.1-Mahkemece davanın reddine ilişkin verilen ilk karar, davacı tarafın temyizi üzerine Dairemizin 25.02.2013 tarihli ilamı ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında davacı 17.03.2014 tarihinde harç yatırmak suretiyle, davanın 45.453,48 TL üzerinden ıslahını talep etmiş, mahkemece ıslah edilen talep esas alınarak, 45.453,48 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Oysa ki, 4.2.1948 tarih, 10/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir. Bu nedenle davacının ıslahtan önceki talebi dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken, mahkemece yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre, davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı taraf yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.