MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, 19.09.2012 de davalının internet sitesine verdiği ilan üzerine, 2007 model Honda Civic marka aracı noter araç satış sözleşmesi ile 30.000,00 TL ya satın aldığını, aracı almadan önce davalının araçta sadece boya olduğu, ciddi kazasının olmadığına dair test bilgilerine istinaden davalıya güvendiğini, ancak zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak istediğinde aracın pert kaydının olduğunu öğrendiğini, aracına kasko sigortası yaptıramadığını ileri sürerek, şimdilik 5.000,00 TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş; duruşmadaki beyanında, araç için ödediği bedel ile pertli değer arasındaki farkın tahsilini istemiştir.Davalı, aracın davacıya 20.000,00 TL ya satıldığını, bu miktara satılmasının sebebinin de aracın hasarlı olmasından kaynaklandığını savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle aracın pert kaydının olması nedeniyle hukuki ayıplı olduğu, aracın hasar görmemiş hali ile hasarlı değeri arasındaki farkın 3.500 TL olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 3.500,00 TL nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, şartları oluşmadığından manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalıdan 30.000,00 TL ya satın aldığı aracın pert kaydının bulunması nedeni ile araç için ödediği bedel ile pertli değer arasındaki farkın tahsili için eldeki davayı açmıştır. Ne var ki davacı, davaya konu aracı 20.000,00 TL nın üzerinde bir bedelle satın aldığını kanıtlayamamıştır. 10.09.2012 tarihli kati araç satış sözleşmesinde aracın 20.000,00 TL ya satıldığı anlaşıldığına göre, bu miktar esas alınarak değerlendirme yapılmalıdır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda satış tarihi itibariyle aracın ayıplı halinin 26.500,00 TL olduğu belirtilmiştir. Hal böyle olunca davacının uğramış olduğu bir zarar bulunmadığına göre, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 59,80 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.